ALESTA DEĞİŞİM

ALESTA DEĞİŞİM

Pandemi dönemi ve sonrasındaki gelişmeler artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını gösterdi. Mavi gezegenimiz büyük bir değişim içinde.

Dünyadaki hiçbir yelkenli rüzgâra karşı direkt seyredemez. Bu yüzden rüzgâr üzerinde olan hedefe ulaşabilmek için yelkenliler, seyir sırasında devamlı 90 derecelik dönüşler yaparak rüzgâr üstüne doğru tırmanırlar. Mavi kalpli denizcilerin bir dili vardır o enginliklerde seyir yaparken. Alesta ise; kaptanın ekibine teknenin yönünü rotadaki hedefe gidebilmesi için vereceği komuta ‘hazır ol, hazırım’ anlamına gelir.

Pandemi dönemi ve sonrasındaki gelişmeler artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını gösterdi. Mavi gezegenimiz büyük bir değişim içinde. Tabii ki insanlar da. Bu farkındalıkta olanlar süreçten başarıyla çıkacaklar. Öyle ki herkes değişimin bir parçası olacak. Aile kavramı, iletişim, yaşam nasıl olmalı gibi konular artık daha farklı şekilde konuşulmaya başlandı. Bundan sonra hem kişisel hem de kurumsal tarafta uyum sağlayanlar ve değişebilenler ayakta kalacak. Bu dönemde de zaten kişisel gelişim eğitimlerinin, ruh-beden-zihin bütünlüğünü sağlayan konuların yoğun bir şekilde gündemde olması bunu çok net gösteriyor.

Yaşam nefes gibidir. O nefesi ancak kendi adımıza alabilirsek anlamlı, huzurlu ve dengeli bir şekilde yaşayabiliriz. Stres yönetimi ve sağlıklı düşünce üretimi konusu hem bireysel hem de kurumsal hayatta eğitim, gelişim ve verimlilik açısından en önemli konu başlıkları arasında yer alıyor. Bilimsel veriler, bize stresi yönetemeyen kişilerin hayatlarını da yönetemediğini çok açık gösteriyor.

Hayatını yönetememek demek zamanı, ilişkileri yönetememek ve aslında yaşam enerjimizin yok olması demek. Bu açıdan bakıldığında stres yönetiminin ne kadar önemli olduğunu görüyoruz.

Her insanın geçmişten getirdiği şu ya da bu nedenle travmalar ya da bir başka deyişle şu anki duygularımızı ve sonrasında oluşan davranışlarımızı etkileyen olumsuz deneyimler var. Bunlar ne kadar küçük yaşta yaşanırsa, henüz sinir sistemi oluşup güçlenmediği için etkisi de o kadar güçlü ve ağır olur. Zaman içerisinde temelinde, travmaların/olumsuz deneyimlerin yarattığı davranış kalıpları oluşur. Bu kalıplar, kişinin kendisiyle arasındaki engellerdir. İşe alım süreçlerinde ilgili pozisyonun gereklilikleri dahilinde bu alanlara da bakılması önemlidir. Kişinin stresini ne kadar yönetebildiği, geçmişten getirdiği negatif duyguların işini ne ölçüde etkilediği belirlendiği takdirde göreve en uygun kişiler seçilmiş olur. Bununla birlikte kişilerin görev tanımlarına, olası karşılaşacak kriz senaryolarına göre hazırlanmış senaryolarla işe alım süreçlerinde uygulamalı simülasyonu gerçekleştirmek bundan sonraki süreçte çok daha önemli hale geldi.

Yeni nesil insan kaynakları yönetiminde hem ruh-beden-zihin bütünlüğünü sağlama konularında mental sağlık, sağlıklı düşünce sağlıklı beden gibi eğitimlere önem veren hem de işe alım süreçlerinde farklılıkları uygulayan kurumlar, sürdürülebilir verimliliği ve kârlılığı sağlayabilir.

Sevgiyle kalın ve kendinize çok iyi bakın.