Kasım ayında BM organının Londra merkezindeki Deniz Çevresini Koruma Komitesi'nin (MEPC) toplantısı öncesinde, Dünya Bankası geleceğin gemicilik yakıtı olarak sıvılaştırılmış doğal gaza yönelik saldırılarını yeniledi.

Sunulan belgeler arasında yeşil amonyak ve yeşil hidrojeni uluslararası nakliyeyi karbondan arındırmak için en umut verici seçenekler olarak gördüğünü belirtiyor.

Bankaya göre; LNG'nin deniz taşımacılığının karbonsuzlaştırılmasında sınırlı bir rol oynaması muhtemel ve ülkeler, LNG'yi bir yakıt yakıtı olarak destekleyen yeni kamu politikasından kaçınmalı, mevcut politika desteğini yeniden gözden geçirmeli ve nakliyeyi başlatmak için metan emisyonlarını düzenlemeye devam etmeli.

Asya'daki tersanelerden LNG kapasitesine sahip yeni inşaatların sayısının artmasından neden endişe duyduğunu vurgulayan Dünya Bankası'ndan yapılan açıklamada:

“LNG'nin yaşam döngüsünün her aşamasında (yani çıkarma, dağıtım ve yanma sırasında) metan sızıntısı meydana gelebilir ve 20 yıllık veya 100 yıllık bir süre içinde CO2'den sırasıyla 86 kat veya 36 kat daha güçlü bir gazın kazara salınımını temsil eder. 

Bu nedenle, küçük hacimli metan sızıntısı bile, LNG'yi petrol türevi yakıtlar için düşük karbonlu bir ikame olarak kullanmak için herhangi bir sera gazı ve iklimle ilgili gerekçeleri azaltabilir." ifadelerine yer verildi.

Son olarak Banka, sıvılaştırılmamış durumundaki doğal gazın, sıfır karbonlu bunker yakıtlarının ticari üretimini başlatmada bir hammadde olarak farklı ve daha önemli bir rol oynayabileceğini düşünüyor.

Karbonsuzlaştırmanın ilk aşamalarında, ekonomik ve ölçekte yeşil hidrojen veya yeşil amonyak üretmek için yeterli yenilenebilir elektrik kaynağı mevcut olmadan önce, karbon yakalama ve depolamalı (CCS) doğal gaz, GHG emisyonlarını önemli ölçüde azaltma yolunda uygulanabilir bir yol sunabilir.

Kaynak: TURKDENİZ.COM