8. EKONOMİ VE LOJİSTİK ZİRVESİ DENİZYOLU TAŞIMACILIĞI VE LİMANLAR OTURUMU YAPILDI...

8. EKONOMİ VE LOJİSTİK ZİRVESİ DENİZYOLU TAŞIMACILIĞI VE LİMANLAR OTURUMU YAPILDI...

8. Ekonomi ve Lojistik Zirvesi ikinci günüyle kaldığı yerden devam ediyor. Sektörü tüm başlıklarıyla ele alan zirvede "Deniz Yolu Taşımacılığı ve Limanlar" oturumu gerçekleşti.

adscode

Türkiye’nin lokomotif sektörü lojistik bu yeni yüzyılın en belirleyici sektörü olacak.

7 yıldır ekonomi dünyası, kamu ve lojistik sektörünü bir araya getirerek reel sektörleri ve lojistik sektörünü buluşturan Ekonomi ve Lojistik Zirvesi, 8. Yılında; Cumhuriyetin 100. Yılı çerçevesinde dünyada ve ülkemizdeki gelişmelere paralel olarak ekonomi ve lojistikte dijital dönüşümün yarattığı fırsatları, değişimin rotasını belirleyen parametreleri, yeni vizyonları ve gelecek tasarımlarını gündeme taşıyor.





Sektörü tüm başlıklarıyla ele alan zirvede "Deniz Yolu Taşımacılığı ve Limanlar" oturumu gerçekleşti.

Zirvede Dünya Denizyolu Yük Taşımacılığında Türkiye'nin konumu ve yeri nerede? Navlun ve konteyner sorusunun sektöre etkileri neler? Lojistik önemini artıran Türkiye denizyolu taşımacılığında hangi politikalar gündeme gelmeli? sorularına yanıtlar arandı. 



FIATA Kıdemli Başkan Yardımcısı / Genel Transport CEO’su Turgut Erkeskin'in moderatörlüğü yaptığı oturumda konuklar ise şu şekildeydi: 

UAB Denizcilik Genel Müdürlüğü Deniz Ticaretini Geliştirme Dairesi Başkanı Mustafa Çağatay Cansız 
KOSDER Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Çendik
TÜRKLİM Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı / Borusan Port Genel Müdürü Hamdi Erçelik

Oturumun başında söz alan UAB Denizcilik Genel Müdürlüğü Deniz Ticaretini Geliştirme Dairesi Başkanı Mustafa Çağatay Cansız, denizcilik sektörünün global düzeyde ilerleme kaydettiğini aktardı. 

Türk filosunun büyüme hacmine hazırlıklı olduğunu belirten Cansız, yüksek enflasyon devam ederse navlun fiyatlarında bir artış olacağını belirtti. Limanlarda yük elleçleme bazında yüzde 3.1 oranında bir büyüme gözlemlendiğini ifade etti. Ukrayna-Rusya krizinin eksi yöndeki büyümeye sebebiyet verse de; 2024'te yüzde 6'lık bir büyüme beklendiğini açıkladı. İthalat ve ihracat oranlarının 2023 yılına kıyasla; 2024 yılında daha yüksek oranda gerçekleşeceğini anlattı. Koster filosunun yenilenmesi için ciddi teşvikler verdiklerini söyledi.

Ardından KOSDER Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Çendik bir konuşma yaptı. Çendik şunları aktardı:

PANDEMİDEN ÖĞRENDİĞİMİZ ŞEY SEKTÖRÜMÜZÜN GÜÇLÜ OLMAK ZORUNDA OLDUĞUDUR


"Koster tonajı Türkiye'nin dünya denizciliğinde en güçlü olduğu tonajdır. Koster tonajı Karadeniz, Akdeniz, Batı Afrika gibi bölgelerde hâkim olan bir tonaj. Türk armatörünün en güçlü olduğu alan diyebiliriz. Dünya üzerinde pandemide durmayan tek ulaşım denizyoluydu. Gemiler bir anlamda izole olmuş oldu. Malzeme ikmallerinde dahi daha steril bir ortam oluşturuldu.



Bu süreci iyi atlattığımızı düşünüyorum. Pandemiden ikinci öğrendiğimiz şey, sektörümüzün güçlü olmak zorunda olduğudur. Bu güce erişim sürecindeyiz ancak; tam manasıyla bu gücü elimize aldığımızı söyleyemem. Pandemi, aslında lojistik sektörüne yaradı. Kapanmalar ve dağılmalardan dolayı durgun bir dönem geçirdik. Özellikle 2020'nin son çeyreğinde denizcilik taşımacılığı tarihinde görülmemiş navlunlarla karşılaştı. Arz-talep dengesindeki artışı gördük. Lojistik ve tedarik zincirinin önemini yüksek bedeller ödeyerek görmüş olduk. Koster filosuna olan desteğin artması gerektiğini düşünüyorum. Devlet desteğiyle bunun üstesinden gelebiliriz."

Hakan Çendik, konuşmasının sonunda bir koster filosunun kapasite tonajları ile ilgili bir sunum yaptı.

Son olarak TÜRKLİM Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı / Borusan Port Genel Müdürü Hamdi Erçelik kürsüye çıktı.

Erçelik şunları ifade etti:

Türk limancılığı, dünyaya entegre bir sistem üzerine kurulu. Tabi ki daha çok yapılması gerekenler var. Singapur ve Rotterdam gibi seviyelere gelebilmek isterdik. Üç tarafı denizlerle çevrili ve her denizin de limanı olan bir ülke olarak koster taşımacılığının ufkunun açılabileceğini düşünüyorum. Büyük ve küçük gemilerin kullanım alanları farklı oluyor. Ana gemilerle entegre bir koster taşımacılığı olması gerekiyor. Verimlilik açısından çok iyi bir perspektif olabileceğini düşünüyorum. Özel sektör tarafından yaptığımız limanlarda yatırım bedeli çok yüksek. Deprem Türkiye için çok önemli bir konu. Depremde İskenderun Limanı'nda hasar olsa da; en güçlü yapıların yine limanlar olduğunu düşünüyorum. Bizim isteğimiz limanlarımız yatırım yapsın. İşletme sürelerinin uzatılması ve denizcilik sektörünün önü açılmalı."

TÜRK DENİZ MEDYA ÖZEL HABERİ