Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR), Akdeniz'de acil durum çağrılarının cevapsız bırakılması, insani kurtarma çabalarının engellenmesi ve "geri itmelerden" kaynaklanan göçmen ölümlerinden kısmen Avrupa Birliği'nin (AB) sorumlu olduğunu ifade etti.

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'nin (OHCHR), 37 sayfadan oluşan ve Ocak 2019-Aralık 2020 arasını kapsayan "Ölümcül ihmalkarlık: Orta Akdeniz'de arama ve kurtarma ve göçmenlerin korunması" başlıklı raporu yayımlandı.

Raporda en az 2 bin 239 göçmenin Orta Akdeniz'i geçmeye çalışırken özellikle Libya'dan İtalya veya Malta'ya ulaşmaya çalışırken hayatını kaybettiği belirtildi. Yalnızca bu yıl 500'den fazla göçmenin yaşamını yitirdiği ifade edildi.

Raporda, Libya makamlarına, Avrupa Birliği (AB) üye devletleri ve kurumları ile diğer ilgili aktörlere, Akdeniz'deki arama kurtarma politikalarında kararlı ve etkili eylemde bulunma, sivil toplum kuruluşlarının insani yardım çalışmalarını destekleme, denizde kurtarılan tüm insanların zamanında karaya çıkarılması konularında ortak ve insan haklarına dayalı bir düzenleme yapılması için acil reform çağrısında bulunuldu.

Libya Sahil Güvenlik Teşkilatının göçmenleri taşıyan gemilere veya yakınlarına ateş edilmesi, gemilere çarpılması, göçmenlere yönelik fiziksel şiddet, tehditkar veya ırkçı dil kullanılması da dahil olmak üzere "pervasız ve şiddet içeren davranış modelinin" devam ettiği vurgulandı.

Raporda, acil durum çağrılarının cevapsız bırakılması, insani kurtarma çabalarının engellenmesi ve "geri itmelerden" kaynaklanan göçmen ölümlerinden dolayı AB'nin de kısmen sorumlu olduğu ifade edildi. Akdeniz'deki göçmen ölümlerinin, Libya makamları, AB üyesi ülkeler ve kurumların ve diğer aktörlerin "somut politik kararları ve uygulamalarının bir sonucu" olduğu vurgulandı.

"Gerçek trajedi, acı ve ölümlerin çoğunun önlenebilir olması"

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet, rapora yönelik yaptığı açıklamada, "Gerçek trajedi, Orta Akdeniz rotası boyunca yaşanan acı ve ölümlerin çoğunun önlenebilir olmasıdır" ifadelerini kullandı. Bachelet, "Her yıl insanlar boğuluyor çünkü yardım çok geç geliyor ya da hiç gelmiyor. Kurtarılanlar bazen güvenli bir şekilde karaya çıkmak için günler veya haftalarca beklemek zorunda kalıyorlar veya giderek artan şekilde olduğu gibi, sayısız kez vurgulandığı gibi, güvenli bir liman olmayan Libya'ya geri dönüyorlar" dedi.

Orta Akdeniz'de yeterli arama ve kurtarma operasyonlarını konuşlandırmak için daha kararlı eylemlere ihtiyaç duyulduğunu tekrarlayan Bachelet, ayrıca insani yardım amaçlı STK'ların çalışmalarına destek ve denizde kurtarılan tüm insanların zamanında karaya çıkarılması için ortak ve insan haklarına dayalı bir düzenlemenin kabul edilmesi çağrısında bulundu.

Bachelet, "Yeterli güvenli, erişilebilir ve düzenli göç kanalları olana kadar insanlar, tehlikeleri veya sonuçları ne olursa olsun, Orta Akdeniz'i geçmeye devam edecek. AB üye devletlerini, Malta ve İtalya gibi ön saflardaki ülkelerin sorumluluğunu paylaşmak için dayanışma göstermeye çağırıyorum" dedi.