"JEOPOLİTİK GELİŞMELER VE MAVİ VATAN" KONUSU TÜRKİYE DENİZCİLİK ZİRVESİ'NDE KONUŞULDU...

"JEOPOLİTİK GELİŞMELER VE MAVİ VATAN" KONUSU TÜRKİYE DENİZCİLİK ZİRVESİ'NDE KONUŞULDU...

Türkiye Denizcilik Zirvesi'nin ikinci gününde Jeopolitik Gelişmeler ve Mavi Vatan" başlıklı panel düzenlendi.

adscode

Moderatörlüğünü Piri Reis Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Oral Erdoğan'ın yaptığı oturumun konukları; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Mehmet Emin Birpınar, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, Savunma Sanayii Başkan Yardımcısı Serdar Demirel, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan oldu.



Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Mehmet Emin Birpınar çevredeki yaşam döngüsünün korunması gerektiğine vurgu yaptı. Birpınar şu ifadeleri kullandı:

"Denizler ve okyanuslar sürekli oksijen üretiyor. Çevre ve geleceğimiz kıymetini bilmemiz gereken konulardan biri denizlerimizdir. Son dönemde, denizlerin üretilen karbondioksioti yutma oranı azalmasından dolayı "müsilaj" gibi ortaya çıkıyor. İnanılmaz şekilde denizlerimizi kirletiyoruz. Kirlilik ve atıkların yüzde 80'i karadan geliyor. Denizlerdeki kirlilik ve iklim değişikliği geleceğimize dair ciddi tehditler barındırıyor.


Akdeniz'in ne kadar ısındığına dair bir "caretta caretta" deneyi gerçekleştirdik. Kaplumbağanın Hırvatistan'a kadar gitmesi Akdeniz'in fazlasıyla ısındığının ciddi bir göstergesi. Denizlerin ısınması habitatı değiştiriyor. Habitatın değişmesi bütün düzeni bozuyor. Deniz sıcaklığının yanında deniz su seviyesi de yükseliyor. Son yüzyılda ciddi yükselmeler yaşanıyor. Şayet bu hızla yükselme devam ederse, Antalya sahilleri ve Hollanda yok olacak. Bütün bu süreçler bir anda yaşanabilir. Sel ve yangın tekerrürleri artabilir. Risk yönetimi çok önemli hâle geldi. Kriz yönetmenin yerine risk yönetirsek; problemleri daha ekonomik şekilde çözebiliriz. Risk yönetimi, anlık çözümler nezdinde geleceğe yönelik adımlar atabilmektir."



Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, Rusya-Ukrayna Savaşı'nın getirdiği krizi başlıklar hâlinde ifade etti. Kıran şu şekilde konuştu:

Rusya-Ukrayna Savaşı'nın getirdiği krizin tahıl sektöründeki yansımalarını ele aldığımız görüşmeler yaptık. Bu çok önemli bir boyut. Uluslararası diplomasinin en önemli gündemi "gıda güvenliği" konusu oldu. Gıda konularına artık daha büyük duyarlılık gösteriyoruz. Bunun en önemli sebebi, tahıl yoğunluğunun Rusya-Ukrayna'dan tedarik edilmesi. Ancak bu yalnızca, savaşın sadece bir boyutu.

Rusya-Ukrayna Savaşı'nın arkada bıraktığı krizlerden etkilenecek ülkelerden biriyiz. Bu krizlerden planlı şekilde sıyrılarak güçlü bir devlet olduğunuzu sahada ve masada hissettirmek zorundayız. Bir an evvel savaşın sona erdirilmesi için, ülkemizin menfaati doğrultusunda ülkemiz her şeyi göze almıştır. Ülkemiz nezdinde, bu kriz yönetimini çok ciddi şekilde yerine getirdik.

Savaşın sona ermesi konusunda Türkiye'nin dünyaya gösterdiği ciddi bir duruşu oldu. Bunu da dış politikası ile başardı. Hem Rusya hem Ukrayna ile irtibatını keskin şekilde belirleyen tek ülke Türkiye'dir. İkinci bir boyut; ise; orada mahsur kalan vatandaşlarımızın tahliye edilmesi. Oradaki gemi ve gemi adamlarımızın güvenli bir şekilde kurtarılması. Bu bakımdan savaşın ilk gününden itibaren tek bir savaş gemisinin Boğazlarımızdan geçmemesi diplomatik bir başarıdır.
Dünya'daki küresel rekabetin en önemli noktaları denizlerdir. Dolayısıyla denizlere baktığımızda ciddi bir jeopolitik rekabet görüyoruz. Ülkemizin menfaati için sektörümüzün bütün paydaşlarıyla çalışıyoruz.


Savunma Sanayii Başkan Yardımcısı Serdar Demirel, Türk Savunma Sanayisi'nin denizcilik sektörü üzerindeki önemine değindi. Demirel, şunları aktardı:

"Savunma ihracatı kavramı bana göre paha biçilemez bir konu. Her ürünün bir kullanıcısı vardır. Ve onun kullanımına karar veren bir kitle vardır. Bu bir soda ise, tüketicisi bellidir. Savunma ürünü dendiğinde bunun kullanıcısı kimdir? Bunun kararını dünyanın her yerinde devlet verir.

Buradan denizcilik sektöründe askeri gücün önemine gelmek istiyorum. Neden deniz askeri gemi ihracatının bizler için önemi var? Çünkü, denizlere kontrol eden dünyayı kontrol eder. Bu tamamen deniz ticaretinin önemine vurgu yapan bir cümle.Deniz ticaret yollarını kontrol edebiliyorsanız, dünyayı kontrol edebilirsiniz.

S
on dönemdeki krizlerden gördüğümüz durumlar, dünyadaki dönüşümün ciddi bir göstergesi. Burada deniz taşımacılığının ehemmiyeti daha çok artıyor. Askeri gemi inşa sektörü, öyle bir sektördür ki, dünyada hiçbir silah sistemi bir askeri gemideki kadar sistem barındırmaz.

Türk denizciliği son 10 yıl içerisinde askeri gemi inşa alanında kendi kabuğunu kırarak dışa bağımlı olmaktan çıktı ve tüm dünyaya ihracat yapacak hâle geldi. Bir ülkeye gemi ihraç ettiğinizde o ülke bahriyesi arasında ciddi bir iş birliği kuruluyor. Hep birlikte göreceğiz; önümüzdeki yıllarda dünya ticaretinin kontrol edildiği rotalarda, Türk donanması söz sahibi olacak."



Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, Mavi Ekonomi'nin ehemmiyetine değinerek denizcilik sektörünün daha iyi yerlere gelmesi adına yapılan çalışmaları ifade etti. Sayan'ın konuşması ise şu şekilde:

"Denizciliğin ülkemiz için ne kadar önemli olduğunu hep birlikte gözlemliyoruz. Denizcilik sektörü, uluslararası lojistiğin bel kemiği görevi görüyor. Denizcilik ile ilgili kazandırdığımız birikimleri geleceği aktarıyoruz. Ticaret hacmimizin yüzde 80'inden fazla deniz yoluyla yapılıyor. Denizciliğin tedarik zincirindeki önemini pandemi döneminde çok net bir şekilde şahit olduk. Her geçen yıl bu payı nasıl arttırırız? sorusunun yanıtlarını arıyoruz. Günden güne istatistiksel verilerimiz olumlu yönde ilerliyor. Ancak, bulunduğumuz coğrafyadaki deniz taşımacılığını Rusya-Ukrayna savaşı oldukça etkiledi.

Denizcilik dediğimizde aynı zamanda "Mavi Ekonomi" olarak adlandırdığımız bir alandan bahsetmek gerekiyor. 364 bin kişiye ülkemizde istihdamın sağladığı bir alandan bahsediyoruz. Yük trafiği, tersaneler, yeni gemi inşa konusunda çok iyi noktalara geliyoruz. Deniz ticaret filomuzun uluslararası düzeyde yarışmasına yönelik çalışmalarımız devam ediyor. Dünya çapında rekabette güçlü olmak için her türlü planlama ve çalışmalara bıkmadan, yılmadan devam edeceğiz."

KAYNAK: TURKDENİZ.COM ÖZEL HABER