Personel müdürlerinin birlikteliği;

Bir personel müdürünün en önemli özelliği diğer firmaların personel müdürlerini tanıyarak onlarla samimi ilişkiler kurmasıdır. Kendi kabuğuna çekilmiş bir personel müdürü ne kendisine ne de çalıştığı firmaya fayda sağlayamaz. Ters orantılıdır bu sistem; ne kadar çok personel müdürü tanırsan o kadar az personel sıkıntısı çekersin ve asgari düzeyde problem yaşarsın. Çünkü dertler birlikte yaşandığından sıkıntılar da ortak olur. Bu sıkıntıları çözmek ve uygun yeterlilikte personelleri işletmelerine kazandırmak isteyen personel müdürleri güncel iletişim araçlarıyla 7/24 birbirleriyle irtibat halinde olarak gerekli adımları kolaylıkla atabilirler.

İyi bir personel müdürü kaliteli bir çekirdek kadroya sahip olmalıdır. Personel sirkülasyonu İşletmeye fayda sağlamaz. Firma, çekirdek kadro için gemiadamı yetiştirmelidir. Örneğin; Asgari Donatım Belgesi güvertede en az 5 tayfa istiyorsa, bunun 1 tanesi ilk kez denize çıkanlardan tercih edilebilir ki gemiadamı yetiştirilebilsin ve içlerinden iyi olanlar kadroda kalsın. Az da olsa bir kıdem ödemesi ile raporu iyi gelmiş personeller şirket bünyesinde tutularak bahsettiğim çekirdek kadro mutlaka oluşturulmalıdır. Toplama kadrodan asla başarı gelmez.

Personel temini;

Personel teminini 4 şekilde ele almak gerekir;

1.Şirkete yapılan müracaatlardan

Bu yapıda müracaat yapıldığı an da ihtiyaç olmasa da gerekli değerlendirme yapılıp bu personel ile çalışılıp çalışılmayacağına karar verilmesi daha uygundur. Ona göre konu personel diğer personel müdürlerine pas edebilirler.

2.Arkadaş personel müdürlerinden

Aynı şekilde diğer personel müdürlerinden gelen gemiadamları için yine az önceki kural uygulanmalıdır.

3.Gemide çalışan personellerin arkadaşlarından

Özellikle yabancı uyruklu personellerde bu sistemin uygulanması daha uygundur. Arkadaşı tarafından refere edildiği için daha intizamlı daha dikkatli çalışmaya özen gösteriyorlar. Burada yapılacak en büyük hata, arkadaş iki gemiadamını aynı gemide görevlendirmektir. Bu uygulamadan kaçınmak firmanın menfaatine olacaktır.

4.Aracı kurumlardan

Bu madde ülkemizdeki gerçek personel yönetimi (crew management) şirketleri için konuşulabilir ancak sektörümüzün bu uygulamaya hazır olduğunu düşünmüyorum. Merdiven altı ve gemiadamının saatine kadar alan aracı kurumlar zaten konumuz değil.

Stajyerler;

İMEAK Deniz Ticaret Odası Meclis Başkanı, aynı zamanda Derneğimizin kurucusu ve Yönetim Kurulu Üyemiz Sayın Salih Zeki Çakır’ın “Denizcilik fakir aile çocuklarının mesleği olmalı” tespiti bence çok şeyler anlatan bir söylemdir. Kısacası okullarımız lüksleşti ama gemilerimizin okullarımız kadar lüksleşemediler. Okulda son derece modern bir ortamlarda eğitim gören öğrencilerimiz eski bir gemiye gidince yani gerçekle karşılaşınca kısa bir şok yaşayıp daha stajyerken gemiyi bırakabiliyorlar. Gittiğimiz her kariyer gününde ve bire bir görüşmelerimizde öğrencilerimize stajlarını eski gemilerde yapmalarını

tavsiye ediyoruz. Bu sayede gerek güverte gerekse makinede daha çok nazari bilgi göreceklerini ifade ediyoruz.

Disiplin komisyonu;

Bu sene uygulamaya giren Gemiadamları Disiplin Komisyonu konusuna farklı bakış açılarından yaklaşılabilir fakat öncelikle bahse konu idari tedbirlerin amacını değerlendirmek ve iyi anlamak gerekiyor. Her ne kadar algı çalışanlar üzerine olsa da değişiklik ‘çalışmayan personeller’ içindir.

Denizi meslek olarak seçmiş herkesin bildiği gibi Gemilerde “düzgün personel” ve “problemli Personel” diye adlandırılan iki tür personel vardır.

Düzgün personel; teferruatla ilgilenmeyen, kendini işine vermiş, ekmeğinin peşinde olan, mesleğini gerekliliklerine göre yapan, silsile kurallarına uyan gerek mesleki gerekse beşerî olarak diğer personellerle uyumlu, çalıştığı geminin bayrağı hangi ülkeye ait olursa olsun gittiği yurtdışı ülkelerinde Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil ettiğinin bilincinde olan personellerdir.

Problemli personel ise; yukarıdakilerin tam tersini ilke edinmiş, gittiği her gemide sorun çıkaran, armatöre ve kendi meslektaşlarına dert olan kısacası ekmek teknesine nankörlük eden personellerdir.

Problemli personeller limanlarda son anda gemiyi terk ederler veya gönderilirler. Eğer yerine personel bir sefer sonra gelecekse, o bir sefer bütün eziyeti diğer düzgün personeller çeker. Peki bu adalet midir? Arkadaşlarına ve işverenine bu eziyeti çektiren adamdan hesap sorulması gerekmez mi? Hepimiz şahit olmuşuzdur; 2. Kaptan’ın, Baş Mühendis ’in veya diğer personellerin mutfakta yemek yaptıklarına…. İşte bahse konu bu idari tedbirler, düzgün personellerin hakkını korumak, mağduriyetlerini engellemek adına problemli, çalışmayan personellere uygulanmak üzere çıkartılmıştır.

Bir süre önce yürürlüğe giren MLC 2006 Konvansiyonu’nun ana fikri bilindiği gibi; gemi personellerinin insani yaşam hakkıdır. Bu konvansiyon çıktığında da şirketlerin zorlanacağı düşünülmüştü ancak öyle olmadı. MLC 2006 Konvansiyonu’ndan “düzgün şirketler” etkilenmedi. Onlar zaten gemi personelinin insani yaşam haklarını sağlıyorlardı. Sadece ek düzenlemeler getirildi. MLC 2006’dan olumsuz etkilenenler “problemli şirketler” oldu. Bu nedenle sapla samanı birbirinden ayıracak olan “çalışkan, düzgün personellerin” haklarını koruyacak olan yaptırımlarının sektörümüze faydalı olacağı düşüncesindeyim.

Ayrıca aşağıdaki detayları vurgulamak isterim:

İstisnalar hariç;

“Gemiadamları bizim mesleğimizin en önemli unsurları ve bizlerin olmazsa olmazlarıdır.

Telefonlarının ekranında bizi gördüklerinde farklı duygular yaşarlar.

Onlara sadece gemide olduklarında para verelim ama yanında değer de verelim.

İzinde iken ara sıra arayıp hatırlarını soralım.”

İnanın bu davranışın geri bildirimleri hiç beklemediğiniz şekilde olumlu olarak sizlere yansıyacaktır.

Sağlıkla kalın, denizde kalın