Panama Kanalı'nda yaşanan kuraklık sorunu, Süveyş Kanalı'nda yaşanan Husiler krizi, Ümit Burnu'nun getirdiği ekstra maliyetler... Uluslararası su yollarında yaşanan krizler sektörü nasıl etkiliyor?
Maersk, Okyanusya ve Amerika kıtaları arasında faaliyet gösteren OC1 servisinde değişikliğe gitti.
Hapag-Lloyd, Süveyş Kanalı’ndan geçmeyeceğini, Ümit Burnu’nu kullanmaya devam edeceğini açıkladı.
Maersk, ABD kuvvetlerinin desteğiyle biten bu saldırıya rağmen bölgedeki sevkiyatlarını devam ettireceğini ve her gemi için izlenecek yolu daha sonraki bir tarihte duyuracağını açıkladı.
Husiler, 9 Aralık'ta bayrağına bakmaksızın İsrail'e giden tüm gemileri hedef alacaklarını söyledi ve tüm uluslararası nakliye şirketlerini İsrail limanlarıyla iş yapmamaları konusunda uyarmıştı.
Geçtiğimiz günlerde Kızıldeniz'deki gerilimi hafifletmek için ABD öncülüğünde bir deniz koalisyonu kuruldu.
Husi saldırılarının artmasının ardından birçok seferin askıya alınması ve Babu'l Mendeb Boğazı’ndan geçiş rotasının devre dışı bırakılması, navlunda artışa neden oldu.
Yemendeki Husi militanlarının Kızıldenizde seyreden ticari gemilere 19 Kasımdan bu yana devam eden saldırıları nedeniyle dünyanın en büyük konteyner hat operatörleri seferlerini durdurma kararı aldı.
Panama Kanalı Otoritesi, yoğun yağışların ardından Ocak ayından itibaren günlük gemi geçiş sayısını 24'e çıkaracak.
Dünyanın en önemli kanallarından ikisi olan Panama ve Süveyş kanallarındaki aksaklıklar tedarik zincirlerini ve küresel ticareti tehdit ediyor.