24. Ulusal Denizkızı Kongresi’nin ikinci günü, bilgi dolu ve dinamik bir deneyim sundu!

24. Ulusal Denizkızı Kongresi’nin ikinci günü, bilgi dolu ve dinamik bir deneyim sundu!

26. Dönem Denizci Öğrenciler Derneği’nin düzenlediği 24. Ulusal Denizkızı Kongresi, ikinci gününde de denizciliğe yön veren panelleriyle ev sahipliği yaptı.

adscode

LİMAN LOJİSTİĞİNİN KALBİNDE…

QTerminals Antalya Planlama Müdürü Fatih Bahadır Köksal, “Kritik Nokta: Lojistiğin Kalbi” adlı sunumu ile günün ilk panelinde limanların küresel seviyedeki önemini denizci öğrencilerle paylaştı!

Limanlar, sahip oldukları kapasite, tür ve sundukları hizmet çeşitliliği açısından birbirinden farklılık göstermektedir. Küresel ticaret hacminin büyük bir kısmının denizyolu taşımacılığı ile gerçekleştirilmesi, limanları lojistik sektörünün vazgeçilmez unsurları haline getirmiştir. Bu durum istihdam yaratarak hem yerel hem de küresel ölçekte ekonomik kalkınmayı destekleyen stratejik yapılar olduğunu ortaya koymaktadır.

Liman ekipmanlarından bahsetmesi ile denizci öğrencilere bilgilerini aktarırken iş sağlığı ve güvenliğinin de önemine dikkat çekti. Köksal, liman yerleşkelerinde depolama alanlarının ve tesiste altyapının önemine değindi.

Sıfır karbon olması talep edilse dahi limanlarda bunun sağlanmasının her zaman kolay olamayacağını dile getiren Köksal, önemi ve gereklilikleri göz önünde bulundurulduğunda limanların kendilerini geleceğe hazırlamalarının büyük önem taşıdığından bahsetti. Bu doğrultuda, ülke olarak liman yönetmeliklerimizde yalnızca mevcut trendleri değil trendlerin de ötesini düşünmemiz gerektiği vurguladı.

Sözlerini ise Q Terminals Liman yapılandırması ve limanın sunduğu hizmet çeşitliliği hakkında bilgiler paylaşarak tamamladı.

GEMİ İNŞANIN ROTASI ÇİZİLDİ…

Günün ikinci paneli olan ‘’Denizi Şekillendirmek: Gemi İnşanın Rotası’’, Art Tersanesi Tersane Müdürü Salih Bostancı ve BTMteknik Yönetim Kurulu Başkanı Burçak Kurt’un katılımlarıyla, geleceğin denizcilerine ilham verdiği bir söyleşi gerçekleştirildi.

Sektör temsilcilerinin, gemi inşa alanında teknik konular kadar hayat tecrübelerini de öğrencilere aktarması gerektiğine inandığını belirten Burçak Kurt, bu yaklaşımın öğrencilerin gelişimine önemli katkılar sağlayacağını ifade etti.

Güncel ekonomik sorunlar nedeni ile hem taşeron hem de yeni inşa alanında maliyetlerin döviz bazında artması ve çıkmaza girmesinin sonucu olarak armatörlere daha ucuz maliyet imkanı sağlayan ülke ve tersaneleri tercih ettiğine dikkat çekti.

Sözü devralan Salih Bostancı, büyük tonajlı gemi inşasının ağırlıklı olarak Uzak Doğu pazarında yoğunlaştığını, Türkiye ve Avrupa'da ise daha çok spesifik ve küçük ölçekli gemi inşalarının ön planda olduğunu belirtti.

Konuşmasının sonunda Türkiye’nin, Çin’den sonra ‘dünyanın en büyük yan yana yapı bölgesi’ olduğu ve ticaret savaşları nedeniyle gemi inşa sektöründe mevcut rotanın değişmesinin kaçınılmaz olduğunu aktardı. Bu nedenle, rotanın Türkiye’ye çevrilmesinin gerektiğini ve hedefin Türkiye gemi inşasının daha iyi hale getirilmesi gerektiğini vurguladı.

Brokerlikte Derinlik, Rekabet ve Strateji

Bulk Atlantic Kurucu Ortağı ve Direktörü Harun Çalışkan, Alpina Denizcilik S&P Broker Hakan Coşkunfırat, Ocean Tanker Broker Eftihia Mesounte Tasimoglu, Mira Marine Senior Trader ve Operasyon Müdürü Esra Erdoğan’ın katılımlarıyla “Deniz Ticareti Masası: Broker Perspektifi” başlıklı günün üçüncü paneli, Çalışkan’ın moderatörlüğü denizci öğrencilerin yoğun ilgisiyle gerçekleştirildi!

Harun Çalışkan’ın “Biz brokerler, armatörlere para kazandıran tarafız.” sözleriyle başladı. Ardından sözü devralan Coşkunfırat, S&P brokerlikte büyük bir rekabet olduğunu ve amaçlarının bir problemi kusursuz şekilde halletmek olduğunu dile getirdi.

S&P brokerliğin gemi alım satım haricinde her konuya hâkim olması gerektiğini vurgularken, en küçük detayların bile önemli olduğunu ve üstesinden en iyi şekilde gelinmesi gerektiğine dikkat çekti. Sözleşmelerin incelikleri ve birbirinden farklı marketin işi zor hâle getirdiğini, işlerin karmaşık olması hâlinde ise keyifli bir iş olduğunu belirtti.

Panelin devamında söz alan Eftihia Mesounte Tasimoglu, brokerliğin bölümlerine ve kiralama tiplerine değindi. Ardından, yük ve gemi arasındaki etkileşimle birlikte bu mesleğe tüm zamanlarını verdiklerinden ve belirli bir çalışma saatlerinin olmadığından bahsetti. Son olarak, bu başarıyı elde etmenin ise kolay olmayacağına dikkat çekti.

Sonrasında Harun Çalışkan, her bir brokerliğin birbirinden çok farklı ve kendine has dinamiklere sahip olduğunu, bu mesleğin aslında oldukça karmaşık ve çok boyutlu bir yapısı bulunduğunu vurguladı. Çalışkan, sektörün olağanüstü derecede dinamik bir yapıya sahip olduğunun altını çizerek anlık gelişmeler, piyasadaki ani dalgalanmalar, küresel ölçekte yaşanan siyasi ya da finansal olayların doğrudan etkisi olduğunu ifade etti. Bu bağlamda brokerlerin yalnızca teknik bilgiye değil, aynı zamanda güçlü bir analiz yeteneğine, kriz anlarında doğru kararlar verebilme becerisine ve hızlı adaptasyon kabiliyetine de sahip olması gerektiğini belirtti. Başarılı bir broker olabilmek için sadece geçmiş deneyimlerin değil, güncel gelişmelerin ve sektördeki trendlerin de yakından takip edilmesinin kritik öneme sahip olduğunu vurguladı.

Bitiminde ise Esra Erdoğan, uzmanlık alanının yağ olduğunu dile getirirken, sektörde yağın önemli olduğunu fakat bir o kadar da bilinmediğini söyleyerek sözlerine başladı. Yakıt çeşitlerinden bahsettikten sonra, işin zamansız oluşuna rağmen hizmet kalitesi ve ilişkiler ile yağ sektöründe öne çıkılabileceğine değinip, iş deneyimlerinden de bahsederek sözlerini noktalandırdı.

Denizde Hasar, Karada Çözüm…
 
Lockton Omni Hasar Uzmanı Ali Özen ve Türk P&I Hasar Müdürü Avukat Burak Özen’in katılımlarıyla “Denizde Hasar, Karada Çözüm: Gemi Sigortalarında Uygulama ve Hasar Yönetimi” başlıklı günün dördüncü paneli, denizci öğrencilerle buluştu.

Ali Özen ve Burak Özen’in birlikte sunduğu bu panelde, denizcilikte sigorta kavramlarına değinilerek sözlerine başlandı. Ali Özen, deniz sigortalarının tarihi hakkında; Av. Burak Özen ise Türk P&I sigortası üzerine söz alarak denizcilik sigortası çeşitleri hakkında bilgi verdi.

Hemen sonrasında, başlıca deniz alacakları ve teminat türleri başlığı altında; çatışma, gemilerin kendi kendine seyir yapabilme yetisini kaybetmesi veya geminin ziyan olması gibi risk durumlarında kullanılabilen “kurtarma-yardım” sözleşmesi; vardığı limanda yükün geç veya eksik bulunması gibi durumlarda kullanılan yük hasarı sözleşmesi; gemi kaynaklı oluşan kirlilik sebebiyle “kirlilik” sözleşmesi gibi başlıca sözleşmeleri detaylandırdı. Ardından, bu sözleşmelerin nasıl garanti altına alınabileceğine dair bilgilerini denizci öğrencilerle paylaştı.

Burak Özen, konuşmasına garanti mektuplarından bahsederek devam etti ve geminin tutuklanması durumunda teminatın nasıl işlediğini anlattı. Konuşmasının devamında kulüp teminat formunu detaylandırdı.

Banka teminat formu ve kulüp teminat formu hakkında bilgiler vermesinin ardından, formlar arasında karşılaştırmalar yaparak denizci öğrencilere farklarını aktardı.

Ali Özen, standart teminat ifadeleri konusunda Burak Özen’e eklemelerde bulunarak anlatımını sürdürdü. Sunumlarını desteklemek amacıyla bir hasar vaka çalışması gerçekleştirerek çatışma aşamasının nasıl meydana geldiğini ve ardından hasarın elleçleme sürecini denizci öğrencilerle paylaştılar.

ENERJİ VERİMLİLİĞİ GEMİDE BAŞLAR!

‘’Mavi Sürdürülebilirlik: Gemilerde Enerji Verimliliği’’ adlı panel 24. Denizkızı Kongresinin ikinci gününün son panelinde Ditaş Denizcilik Teknik ve Yeni İnşaa Yöneticisi Salih Güngör, Akar Denizcilik Tanker Departman Filo Müdürü Serdal Sağır ve Akar Denizcilik Tanker Departman Teknik Müdürü Ali Rıza Atılgan’ın katılımlarıyla gerçekleşti.

Panel, denizci öğrencilerle gerçekleştirilen sohbetler ve ardından ışık tutacak bilgiler eşliğinde sürdürüldü.

Ali Rıza atılgan söze başlarken enerji verimliliği ve tasarrufunun önemini somutlaştırmak üzere, “Bir ampulü kapatırsanız, bir yılda 1.5 TON yakıt tasarruf edersiniz.” diyerek konunun ciddiyetini vurguladı. 

Söz devralan Salih Güngör “2020’de gelen yeni yönetmelik ile %3,5 kullanılan Sülfür atık, %0,5 kullanılmasına karar kılındı.” diyerek sürdürülebilirliğin devletler tarafından desteklendiğini belirtti.

Gemi verimliliğini düşüren en önemli etkenin suyun gemiye uyguladığı direnç olduğunu belirten Ali Rıza Atılgan, bu soruna çözüm olarak silikon bazlı özel boyaların kullanımı önerildi. Atılgan, silikon boyaların gemi yüzeyinde uygulanmasıyla verimliliğin %15’e kadar artırılabileceğini ifade etti. Ancak bu yöntemin her gemi rotasına uygun olmadığını belirten Salih Güngör, uygulamanın rota ve çevresel koşullara göre değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekti.

Sevk sistemleriyle ilgili gelişmelere de değinilen panelde, alternatif itki sistemlerinin %5’e varan verimlilik artışı sağladığı belirtildi. Atılgan, bu sistemlerin test edilip verilerinin kayıt altına alındığını belirtti. Ancak Salih Güngör, bu tür sistemlerin uygulanması için özellikle faal halde olan gemilerin tersaneye alınmasının ciddi zaman ve maliyet kayıplarına yol açabileceğini dile getirdi. 

Enerji verimliliğinin sadece teknik çözümlerle değil, aynı zamanda gemi personelinin ve armatörlerin bilinç düzeyiyle de ilişkili olduğunu vurgulayan Atılgan: “Gerçekten çevreyi düşünüyorsanız, gördüğünüz bir lambayı bile kapatacaksınız!’’ 

Veri alımının önemi üzerine konuşan Serdal Sağır, gemide atılan her adımın kayıt altına alınmasının hayati olduğunu vurguladı. Sağır, veri girişlerindeki hataların çoğunun, gemi personelinin sistemin amacını bilmemesinden kaynaklandığını söyledi. Ali Rıza Atılgan ise insan hatasını en aza indirmek amacıyla geliştirilen otonom veri toplama sistemlerinin yüksek maliyetlerine rağmen yaygınlaştığını belirtti. Devamında ise Atılgan, verileri yanlış girmenin neticesinde fazla karbon vergisi dahi ödenebileceğinin altını çizdi.

Panel içerisinde enerji verimliliğine her açıdan bakılması, avantajları ve dezavantajları ile birlikte aktarılması sayesinde gerçekçi bir anlatım sağlarken aynı zamanda da denizci öğrencilere objektif bir bakış açısı kazandırdı.

TÜRK DENİZ MEDYA ÖZEL HABERİ