AK Parti Sözcüsü Çelik’ten Avrupa Birliği’nin yaptırım tehdidine tepki

AK Parti Sözcüsü Çelik’ten Avrupa Birliği’nin yaptırım tehdidine tepki

AK Parti Sözcüsü Çelik, MKYK ve MYK toplantılarının ardından açıklamalarda bulundu.

adscode

“Yunanistan sürekli olarak masa kurmaktan, diplomasiyi çalıştırmaktan bahsediyor. Biz de diyoruz ki, buyurun masayı kuralım, diplomasiyi çalıştıralım. AB Zirvesi öncesi Türkiye’ye karşı Dışişleri Bakanları başta olmak üzere son derece provokatif açıklamalar yapıyorlar. Yunanistan Başbakanı, Türkiye ile olan ikili sorunumuzu AB’nin sorunu haline getirdik. Yani Yunanistan AB’yi peşine takmış Türkiye ile dengeli ilişkiler kurmak yerine maalesef dar vizyona dayanan sonuçsuz ilişkiler kurmak konusunda AB’yi yanlış siyasetlere sürüklüyor. AB Zirvesi öncesi 20 Ekim’den itibaren Yunanistan 11 Navtex, 12 Notam ilan etti. Doğu Akdeniz’de 24 askeri faaliyet gerçekleştireceğini söyledi. Bizim sivil bir gemimizin orada gaz araştırması yapması provokasyon olarak nitelendiriliyor, 11 Navtex, 12 Notam ilan ediyor Yunanistan, üstelik 24 askeri faaliyet gerçekleştireceğini söylüyor. Bu Avrupa Birliği tarafından makul karşılanmamalı. Yunanistan’ın AB’yi peşine takıp sürüklediği bu siyaset yanlış bir siyasettir. Askeri konularda diyalog gerçekleştirelim dediğimizde Yunanistan’dan olumlu yanıt alabiliyor muyuz? 9 Ekim’den bu yana NATO makamlarınca tertiplenmesi düşünülen hiçbir toplantıya katılmadı. Türkiye benim taleplerim ile ilgili boş kağıtlara imza atsın, ondan sonra ben buna diplomasi deyim, buna iyi niyetli yaklaşım deyim diyor. Böyle bir şey yok. Türkiye Cumhuriyeti, kendi gündemine sahip, bağımsızlığı olan bir devlettir. Müzakere masasına oturulursa kazan kazan temelinde Türk diplomatlarının kabiliyetlerini göstereceği siyasi irade Türkiye’de mevcuttur. Masaya oturmaktan kaçan ve sürekli şantaj siyaseti uygulayan Yunanistan tarafıdır. Yunanistan’a bir kez daha söylüyoruz: Komşuyuz, bu coğrafyada beraber yaşayacağız. Bu coğrafyadan çok uzak kimselerden medet umarak Türkiye’ye herhangi bir dayatmada bulunmanız hiçbir şekilde sonuç almaz. Başkalarından medet ummak yerine Türkiye ile sağlıklı bir ilişki geliştirdiğiniz zaman çözülemeyecek bir problem yoktur. İş birliği ve diyalog bu sorunun çözümünün temelidir.”

Avrupa’nın, Türkiye’ye karşı yaptırım dilini kullanması

Avrupa’nın, Türkiye’ye karşı yaptırım dilini kullanmasını eleştiren Çelik, “Mülteci meselesi geldiği zaman Avrupalı liderler bir ay içerisinde 4 kere Türkiye’ye geldiler. Türkiye olmadan Avrupa’nın güvenliği olmaz. Sadece mülteci meselesinde bile Türkiye bu kadar mülteciyi misafir ederek Avrupa demokrasilerini kurtarmıştır. Türkiye insanı, vicdani politika çerçevesinde ölümden kaçan mazlumlara kucak açmasaydı, bunlar Akdeniz’e açılıp Avrupa’ya geçseydi aynı Kavimler Göçü gibi Avrupa’nın jeopolitik haritasının alt üst olduğu bir tablo ile karşı karşıya kalacaktık, Avrupa demokrasisi tamamen çökecekti, bugün ki liderlerin çoğu iktidarda olamayacaklardı. Avrupa demokrasileri Türkiye’ye borçludur. Ama buna karşı kalkıp Türkiye’ye yaptırım dili kullanmak tamamen bir akıl tutulmasıdır. Türkiye’ye karşı yaptırım uyguladığınızda Türkiye bu diyalogların dışında kaldığında, bu diyalog masalarını önemsemediğinde güvenlik meselesini nasıl yöneteceksiniz, Doğu Akdeniz’deki meseleleri nasıl yöneteceksiniz, mülteci meselesini nasıl yöneteceksiniz. Avrupa Birliği sağduyulu davranmalıdır, sağduyulu davranırken de Türkiye ile diplomatik mekanizmaları çalıştırmalıdır. Yapmaması gereken tek şey vardır, o da yaptırım dili kullanmak” dedi.