Denizcilik sektörü tam dekarbonizasyona geçilecek 2050 yılı için hazırlıklarını sürdürüyor

Denizcilik sektörü tam dekarbonizasyona geçilecek 2050 yılı için hazırlıklarını sürdürüyor

Uluslararası Deniz Ticaret Odası (ICS), Avrupa Topluluğu Armatörler Birliği (ECSA) ve İspanyol Armatörler Birliği (ANAVE) Madrid'de gerçekleştirilen BM İklim Değişikliği Konferansı COP 25 kapsamında d

adscode

ICS Genel Sekreter Yardımcısı Simon Bennett etkinlikte şunları söyledi: "Deniz taşımacılığının küresel düzenleyicisi olarak, BM Uluslararası Denizcilik Örgütü IMO, dünya çapında güçlü uygulamalardan yararlanan kapsamlı bir düzenlemeler çerçevesi ile sektörün etkileyici çevresel performansını başarıyla geliştirmiştir. Küresel olarak yürürlükte olan ve 2022 yılına kadar büyük konteyner gemilerinde % 50 iyileşme ile birlikte tüm yeni gemilerin 2025 yılına kadar en az % 30 daha fazla karbon verimli olmasını gerektirecek zorunlu CO2 azaltma düzenlemeleri halihazırda zaten bulunmaktadır. IMO Üye Devletlerinin geçen sene kabul ettiği iddialı CO2 azaltma hedefleri doğrultusunda IMO, 2020 yılında operasyonel yakıt verimliliği ve hız optimizasyonu odaklı yeni bir düzenleme paketi kabul edecektir. [Söz konusu paket] 2023 yılına kadar daha fazla CO2 azaltımı sağlamalı ve sektörün 2030 yılına kadar tüm dünya filosunda % 40 verimlilik artışı hedefini aşma yolunda olduğunu garanti etmelidir. Endüstrinin en büyük önceliği, IMO'nun oldukça iddialı 2050 hedefini hayata geçirerek hızlı bir şekilde ilerlemesine yardımcı olmak ve ticari büyümeden bağımsız olarak sektörün toplam CO2 emisyonlarını en az % 50 oranında azaltmak ve kısa süre sonra karbondan tamamen arındırmaktır. Bu nedenle, okyanus ötesi gemilere uygulanabilecek sıfır karbon teknolojilerinin ve sevk sistemlerinin Ar-Ge'sinin hızlandırılması IMO stratejisinin merkezinde olmalıdır."

ICS'nin sunumunun ardından ECSA Genel Sekreteri Martin Dorsman: "Sektör, yeni Avrupa Komisyonu'nun iklime zararsız ilk kıta olma tutkusunu tam olarak desteklemektedir. Ayrıca, iklim tehlikesi küresel bir krizdir ve bu nedenle küresel bir stratejiye ihtiyaç duyulmaktadır. AB'nin, küresel olarak mümkün olan en kısa sürede uygulanacak iddialı uluslararası düzenlemelerin geliştirilmesini ve benimsenmesini destekleyen IMO tartışmalarında proaktif ve pozitif rol oynamasına ihtiyacımız var. Yeni teknolojilere ve alternatif yakıtlara acilen gereksinim duymaktayız. AB, AB fonlarını denizcilik sektörünün ve daha geniş denizcilik gruplarının kullanımı için uygun hale getirerek ArGe'yi destekleyebilir. Avrupa, pilot projeleri ve yeni yakıtlar için AB limanlarında yakıt ikmali altyapısının oluşturulmasını desteklemelidir."  şeklinde konuştu.

ECSA Genel Sekreterinin ardından ANAVE Genel Müdürü Manuel Carlier ise emisyonların azaltılmasına ilişkin başarı öykülerini şöyle anlattı: "Deniz taşımacılığı zaman ve km başına daha düşük CO2 emisyonuna sahip taşıma modudur. Yük ve yolcuların karadan ve havadan denize geçişini teşvik ederek, CO2 emisyonlarını etkin bir şekilde azaltacağız. Örneğin, kamyonların % 50'si Batı Akdeniz'de İtalya ve İspanya arasındaki Deniz Otoyollarına kaydırılmıştır. Bu şekilde çok fazla CO2 azaltımı elde edilmektedir. Aynı şey, Kanarya Adaları arasındaki yolcu taşımacılığında da yapılmakta ve bir yolcunun uçak yerine gemiyi tercih etmesi CO2 emisyonlarının % 80'den fazla azaltılması anlamına gelmektedir." 

KAYNAK:TURKDENİZ.COM