"230 milyar dolarlık teminat ile denizcilik ticaretine destek veriyoruz"

"230 milyar dolarlık teminat ile denizcilik ticaretine destek veriyoruz"

İMEAK Deniz Ticaret Odası Meclis Başkanı Salih Zeki Çakır ve Türk P&I Genel Müdürü Ufuk Teker, Habertürk TV’de yayınlanan ve Noyan Doğan’ın sunduğu ‘Bakış’ programında denizcilik sektörünün son durumu

adscode

Le Vapeur Magique’de yapılan çekimlerde Türk denizcilik sektörünün son durumu masaya yatırıldı.

İMEAK Deniz Ticaret Odası Meclis Başkanı Salih Zeki Çakır ve Türk P&I Genel Müdürü Ufuk Teker, Habertürk TV’de yayınlanan ve Noyan Doğan’ın sunduğu ‘Bakış’ programında denizcilik sektörünün son durumunu değerlendirdi.

Le Vapeur Magique’de yapılan çekimlerde Türk denizcilik sektörünün son durumu masaya yatırıldı.

Ufuk Teker'in 'Bakış' programındaki açıklamaları şu şekilde:

"Denizde çalışanlar yıpranma hakkını tekrar istiyor" 

“Pasifikte 48 bin tonluk bir geminin kaptanı bana ulaştı. Kaptanın bir talebi var. Tüm denizciler adına dile getirmemi istedi. 2008 yılı öncesinde deniz çalışanlarının yıpranma hakkı vardı. 2008 yılından itibaren bu yıpranma hakkı askıya alındı çıkan 5510 sayılı kanunla. Deniz çalışanları buradan onların taleplerini dile getirmemizi istiyor. 100 binin üzerinde denizde fiilen çalışan ve gemi inşa ile turizm sanayi ile birlikte 300 binin üzerinde bir kitle var. Pandemi sürecinde aylarca evlerine gitmekten uzak kaldılar. 4 aylık bir sürede gemiden çalışan bir personelin 17 volt enerji yüklendiği bilimsel olarak kanıtlandı. Dünya Denizcilik Örgütü’nün de denizde çalışmanın meslek soğumasına sebebiyet verdiği yönünde yayınları bulunuyor. Denizde çalışmak gerçekten meşakkat ve emek gerektiriyor. O yüzden deniz çalışanlarının sesi olmaya gayret etmek istiyoruz. 

Deniz sigortacılığı tarafında sigorta şirketleri, sörveyör şirketler ve klas kuruluşları olmak üzere bir kitle var. Fakat çok inanılmaz bir istihdam yarattığımızı söyleyemem.  Daha çok beyaz yakalı bir kitleden bahsediyoruz. Birkaç bin kişiye geçmeyecek bir deniz sigortası kitlesi olduğunu söyleyebilirim. Ana kitle deniz taşımacılığı, gemi inşa ve turizm olduğunu söyleyebiliriz.


 
"Denizcilikte risk çok yüksek" 

Denizciliğe bankacılık tarafından bakıldığında altında su ve hava olanlara çok fazla kredi vermeye sıcak bakmazlar. Burada riskin çok yoğun olduğu bir sektörden bahsediyoruz. Onlarca milyon dolar değerindeki geminin bazı zamanlar yüzlerce milyon dolar yük taşırken suyun üzerinde olması riskin oranını daha fazla artırıyor. Sigortacının bu konuda ne kadar uzman olması gerektiği hususunun altını çizmemiz gerekiyor. Sigorta teminatını satın alırken denizcilerimiz mutlaka denizcilik risklerinden anlayan, denizcilik konusunda uzman olan şirketlerden bir tanesini tercih etmek zorunda. Türk P&I da bunlardan bir tanesi. 20’ye yakın ülkede faaliyet gösteriyoruz. Gelirimizin yarıya yakınını yabancı müşterilerimizden elde ediyoruz. Lokomotif armatörlük, gemi inşa ve deniz turizmi olmak üzere yan sektörleri ne kadar gelişirse özellikle finans ve sigortacılık tarafında yatırımcının da konuya konsantrasyon tarafında daha fazla artacağını söyleyebilirim. 

"Rizikoların yüzde yüzü sigortalı" 

Denizcilikte rizikoların yüzde yüzünün sigortalı olduğunu söyleyebilirim. Denizde sigortasız risk bulunmamalı. Bazı alt branşlarda da yapı tam oturmamış olabilir zaman içerisinde gerekli teminatlar oluşacaktır.

"230 milyar dolarlık teminat ile denizcilik ticaretine destek veriyoruz" 

Biz her bir gemi başına 1 milyar dolarlık teminat sağlıyoruz. Bazı gemi tiplerinde bu teminat olmadığı zaman ticaret devam etmiyor. 230 milyar dolarlık teminat ile denizcilik ticaretine destek veriyoruz. Verilere göre dünyada yüzde 107 ile yüzde 110 arasında değişen hasar primleri var. Sigortacılar 100 lira prim alırken 110 lira hasar ödüyor.  Bizim özelimizde hasar prim oranı yüzde 167. Bu anlamda sektörün diğer kurumlarında biraz daha iyi durumdayız.

KAYNAK: TURKDENİZ.COM