Gemi Emisyonlarında Yeni Gündem: Karbon Yakalama Gerçek Olabilir mi?

İklim değişikliğiyle mücadelede kilit rol oynayan karbon yakalama ve depolama (CCS) teknolojisi, denizcilik sektörü dahil birçok alanda geleceğin çözümü olarak görülüyor.

İklim değişikliğiyle mücadelede kilit rol oynayan karbon yakalama ve depolama (CCS) teknolojisi, denizcilik sektörü dahil birçok alanda geleceğin çözümü olarak görülüyor.
Ancak uzmanlara göre, bu teknolojinin yaygınlaşmasının önünde sürdürülebilir bir iş modeli eksikliği önemli bir engel oluşturuyor.
Bugüne kadar CCS projeleri genellikle devlet destekleri ve uygun coğrafi koşullar — örneğin, boş petrol sahalarına yakın bölgeler — sayesinde yürütüldü.
Ancak, sektörde kalıcı büyüme sağlamak için piyasa temelli, uzun vadede kendi kendine ayakta durabilecek bir ticari modele ihtiyaç duyuluyor.
Uzmanlar, karbon fiyatlarının düşük seviyede kalması ve karbonsuz ürünlere yönelik talebin sınırlı olması nedeniyle özel sektör yatırımlarının yavaşladığını belirtiyor.
Ayrıca projelerin ekonomik olabilmesi için CO₂ depolama kapasitesi ve birden fazla emisyon kaynağının bir araya gelmesi gibi zorluklar bulunuyor.
Avrupa'da CCS projelerinin devlet desteği olmadan kârlı hale gelebilmesi için karbon fiyatının ton başına 150-200 Euro seviyelerine çıkması gerektiği ifade ediliyor.
Oysa şu anda AB Emisyon Ticaret Sistemi'nde bu fiyat yaklaşık 75 Euro civarında. Bu nedenle sektör temsilcileri, AB’nin “Temiz Sanayi Anlaşması” gibi kamu destekli politikaların kritik önem taşıdığını vurguluyor.
Finansman tarafında bankalar CCS projelerine ilgi gösterse de, yatırımcı güvenini artıracak net kurallar ve istikrarlı gelir modelleri henüz oluşmadı. CCS yatırımlarının geri dönüş süresi uzun olduğu için gelir akışının güvenli ve sürekli olması büyük önem taşıyor.
Denizcilik sektörü açısından bakıldığında, gemi kaynaklı emisyonların yakalanması yönünde araştırmalar sürse de, uzmanlar kısa vadede karasal tesislerde uygulamanın daha mantıklı olduğunu belirtiyor. Bu durum, liman altyapılarında karbon yakalama sistemlerine yatırımın önemini artırıyor.
Sonuç olarak, rüzgâr ve güneş enerjisinde olduğu gibi, CCS teknolojisinin de başarılı olabilmesi için net karbon fiyatı, artan müşteri talebi ve şeffaf takip sistemleriyle desteklenen sürdürülebilir bir iş modeline ihtiyaç duyuluyor.
TÜRK DENİZ MEDYA
0 Yorum