Genel Kurul, Divan Heyeti Seçimi ile başladı.

Türkiye'de yaşanan deprem felaketinde hayatını kaybedenlerin anısına "Saygı Duruşu" yapıldı ve "İstiklal Marşı" okundu.

TÜRKLİM 2022 Yılı Faaliyet Raporu, Gelir-Gider Tablosu, Denetim Kurulu Raporu,  TÜRKLİM Genel Sekreteri İrfan Bilgin tarafından Genel Kurulu üyeleriyle paylaşıldı.

Yönetim Kurulu ibra edildi.

2023 Yılı Faaliyetleri ve Bütçe Teklifi kabul edildi.

Daha sonra, TÜRKLİM Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Erdemir bir konuşma yaptı.

Erdemir yaptığı konuşmada şunları söyledi:

"TÜRKLİM Yönetim Kurulu olarak, uyumlu bir çalışma içerisindeyiz. Görevdeki arkadaşlarım ile birlikte gündemimiz ve hedeflerimiz doğrultusunda ilerliyoruz. Yaşanan depremlerden sonra; Marmara'yı nasıl kurtulabiliriz? sorusuna yanıtlar arıyoruz. Denizcilik sektörünün daha iyi yerlere gelmesi için limanlarımızın güvencesini sağlamalıyız. Hedefimiz, riskleri göz önünde bulundurarak; çalışmalarımızı yürütmek. Bu konuda bizlere desteğini esirgemeyen İMEAK Deniz Ticaret Odası'na teşekkürlerimi sunuyorum. Çatı kuruluşumuz ile görüş alışverişleri yaparak bu süreci doğru adımlarla yöneteceğiz."

Ardından İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran Söz aldı.

Kıran yaptığı konuşmada: 

"TÜRKLİM ile İMEAK Deniz Ticaret Odası arasında güzel bir uyum yakaladık. Çalışmalarımızı ve projelerimizi karşılıklı interaktif bir ilişki içerisinde yürütüyoruz. Bizim tüm sivil toplum kuruluşlarından beklentimiz bu doğrultuda. Aynı frekansı yakalayabilirsek; sektörümüzün daha iyi bir noktaya taşınmasını sağlayabiliriz. Tek temennimiz; kördüğüm ve çözümü geciktirecek çalışmalar ve tartışmalardan uzak durabilmek. Ancak bu güzel çizgiyi yakalayabilirsek; sektörümüz adına iyi şeyler konuşabiliyor oluruz. Bu bağlamda; TÜRKLİM Yönetim Kurulu'na ve emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum." ifadelerini kullandı.

Yıldırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yüksek Yıldırım, "Dünya Limancılığı içinde Türk Limancılığı ve Sektörün Geleceği" konulu bir konuşma gerçekleştirdi.

Yıldırım'ın yaptığı konuşmada önce çıkan başlıklar şu şekilde:

"Yılport'un başarısında büyük bir çalışma söz konusu. Aklımın ucundan böyle noktaya geleceğim geçmezdi. Denizciliğe yöneldikten sonra; liman sektörüne adım attım. Kendimi, yurtdışında çok iyi ifade edebilen bir iş insanı olarak görüyorum. Uluslararası birçok ülkeden çalışanlarımız mevcut. İnanılmaz bir çalışma içerisindeyiz. Daha da büyütmek gibi bir hedefim var. Rekabet ile bir yere kadar gelebiliriz. Türk iş adamı olarak, dünyanın çeşitli bölgelerinde liman yatırımları için çalışmalar yürütüyoruz. Yılport'un neden tercih edilmesi gerektiğini sunumlarımız ile aktarıyoruz. Bu süreçler çok meşakkatli.

LİMAN GELECEĞİ ÇOK HIZLI DEĞİŞECEK

Bazı büyük projeleri Türk olduğumuz için kaybediyoruz. Maalesef, uluslararası rekabette bunlar önümüze çıkıyor. Türkiye'ye yabancı yatırımcı çok rahat şekilde gelebiliyorken; biz yurtdışında yatırım yapmak istediğimizde sorunlar yaşıyoruz. Yurtdışındaki limanlarımızı önümüzdeki 50 yıla göre dizayn ediyoruz. Gemi siparişlerinde de inanılmaz bir rekabet var. Liman geleceği çok hızlı değişecek.



GEMİ BOYUTLARI BÜYÜYOR! TEU BAZINDA VERİLEN SİPARİŞ REKABETİNDEN BUNU GÖRÜYORUZ

Türkiye bu noktada nerede olacak? Bu bizim için çok önemli. Türkiye liman konusunda bir çağ atladı ancak; Türkiye'de limanlarımıza gerekli yatırımların yapıldığını düşünmüyorum. Bugün için yeterli diyebiliriz. Ama geleceğimiz için yeterli değil. Gemi boyutları büyüyor. TEU bazında verilen sipariş rekabetinden bunu görüyoruz.

BAŞARILI OLACAKSAK, İNSANA YATIRIM YAPMALIYIZ

Ülkemizin büyümeme şansı yok. Geleceğe yapacağımız yatırımlar ile bunu göstereceğiz. Bu süreci, bu tip toplantılar ile yönetmemiz gerekiyor. Ülkelerin çıkış kapısı limanlar. Limanlarımızda kalifiye personele ihtiyacımız var. Finans yönünde iyiyiz. Operasyonel anlamda biraz zayıf durumdayız. İnsan yetiştirme konusunda daha önde olmalıyız. Başarılı olacaksak; insana yatırım yapmalıyız.

DEĞİŞİMİN BİR PARÇASI OLMAK ZORUNDAYIZ

Limancılık ve lojistik üzerine çalışmalar yapmalıyız. Artık, ticaretin şekli değişiyor. Dünya çapındaki firmalar; limanlar ve lojistik üzerinde olağanüstü bir rekabet içerisinde. Bizim yegâne amacımız; bu gelişmelerden nasıl ders çıkartırız ve geleceğimizi nasıl daha iyi bir noktaya taşıyabiliriz olmalı. Değişimin bir parçası olmak zorundayız. Sektör şimdiden geleceği görmek zorunda."

TÜRKLİM Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Erdemir, Depreme Dayanıklı Limanlar İçin Neler Yapılabilir? isimli bir sunum gerçekleştirdi.

AYGM Kıyı Yapıları Proje Daire Başkanı Dr. Çağlar Tabak, "Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü'nün çalışma faaliyetleri" ile ilgili bir sunum yaptı.

Kapanış konuşmalarını "Denizcilik Genel Müdürü Ünal Baylan ile Tersaneler ve Kıyı Yapıları Genel Müdürü Salih Tan" yaptı.

Tersaneler ve Kıyı Yapıları Genel Müdürü Salih Tan yaptığı konuşmada: 

"Ülkemizde ciddi bir liman kapasite kullanımımız var. Mevcut kapasiteler bağlamında, limanlarımızın kapasitesinin hesabının yapılmasına dair bir çalışma başlattık. Çok yönlü bir alan. Kesin kararlar alabilmek ve kısa vadede çözüm alabilmek kolay değil. Limancılık sektörü, kendi kendini geliştirerek ilerleyen bir alan. Limanların depreme dayanaklılığı konusunda; kurallara uymuş olan limanlar denetim gerekmeksizin düzgün bir yapı ortaya koymuş durumda.



Denetimlerde yeterli sayıda personel sıkıntısı yaşıyoruz. Yetişmiş bir personele ulaşma sorunumuz var. Mühendis yeterliliği itibarıyla geç kalmış olabiliriz. Sektörün biraz da mevcut durum tespitinde kendi kendine yetebilmesi gerekiyor. Depremden sonra sağlam olmadığı raporlar ile belirtilen limanlarımızın (Limakport, Gübretaş) çalışmadığını da belirtmek istiyorum.

Özetle şunu istiyoruz. Mevcut durumun tespitinin gerçekleştirilmesi ve sektörün bu durumun kendi imkânlarıyla üstesinden gelmesi gerekiyor." dedi.

Denizcilik Genel Müdürü Ünal Baylan ise:

"Pandemi, Rusya-Ukrayna Savaşı ve deprem felaketi... Üst üste çok fazla şey yaşadık. Olumsuz gelişmeler yaşanabilir. Deprem yaşandıktan sonra, limanlar üzerinden yardımları sağlayabildik. Lojistik maliyetinin olmaması, bölgeye daha çok yardımın ulaşmasını sağladı. Yurtdışı yardımları da denizyoluyla devam ediyor. Yardımları ulaştırılması konusunda güzel bir örnek olduğumuzu düşünüyoruz. Deprem sonrasında orada bulunan 19 limanın 17'si faaliyetlerine başladı. Limakport'ta bir sıkıntımız söz konusu. Yangının yaşandığı bölgede 5.500 konteyner mevcuttu. Konteynerlerin içindeki yanmaya elverişli ürünlerin (elyaf gibi) uzun süre söndürülememesi gibi bir durum yaşandı. Ulaşmanın imkânı yoktu. Limanın altyapısı çökmüştü. Denizden başlayan bir müdahale ile yangını kontrol altına alabildik. Bu zor sürecin ardından; depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına da baş sağlığı diliyorum.

Ekonomik olarak büyümeden sonra düşüşler yaşanıyor olabilir. Ama bunların da üstesinden geleceğimizi biliyoruz. Limanlar ile ilgili yapılan konuşmaların ardından, perspektifimizi farklı bir noktaya getirmek istiyorum.



Yeşil denizcilik konusu gündemde. Tüm taşımacılık faaliyetlerinde yeşil dönüşümün etkilerini görüyoruz. Yeşil Liman mevzuatımız var. Sizlerin de görüş ve önerilerini dikkate aldık. Düzenlemelerin ardından yönetmeliği yayımlayacağız. Güneş enerjisinden tutun, altyapı çalışmalarına kadar birden fazla parametre maddeleri var. Yeşil Dönüşüm ile alakalı ilk proje çalışması olacak." açıklamalarına yer verdi.

TÜRK DENİZ MEDYA KURULUŞU'NUN ÖZEL HABERİDİR!

Whatsapp Haber Portalımıza katılım için; TIKLAYINIZ...