Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli'nin (The Intergovernmental Panel on Climate Change - IPCC) hafta başında yayımladığı İklim Değişikliği 2021: Fiziksel Bilim Temeli başlıklı raporu, bugünden sonra bazı iklim etkilerinin geri döndürülemeyeceği riskini ortaya koyuyor. İnsanlığın, tartışmasız, küresel ısınmaya neden olduğu ve gezegenin durumunu kalıcı olarak aşağıya çektiğini belirten rapor, “dünyadaki sıcaklık artışı çok fazla” diyor.

Rapor, küresel ısınmanın tehlikeli bir şekilde kontrolden çıkmaya yakın olduğunu ortaya koyuyor. Mümkün olan en yüksek karbon emisyonu kesintilerinin bile, 2040 yılına kadar sanayi öncesi sıcaklıkların 1,5 derece üzerindeki küresel ısınmayı önlemesinin mümkün olmadığının altı çiziliyor.

Raporda yer alan bu uyarılar, hükümetlere ve iş dünyasına olduğu kadar, yatırımcılar için de bir harekete geçme çağrısı niteliğinde.

Son dönemde dünya genelinde yeşil yatırımların ciddi oranda arttığına şahit oluyoruz. Morningstar verilerine göre, dünya genelinde sürdürülebilir fonlar 2021 yılının ikinci çeyreğinde 2,24 trilyon dolarlık bir varlığa ulaşarak rekor kırmış durumda. Bu oran 2020 yılının Mart ayına kıyasla yüzde 12 oranında bir artışa denk geliyor. Fakat bu noktada ESG, yani çevresel, sosyal ve yönetişim kriterlerinin şeffaflığına dair endişeler gündeme geliyor. Endişelerin temelini ise “yeşil yıkama” konusu oluşturuyor.

Green Century Capital Management Başkanı Leslie Samuelrich, “Tüm ESG fonları eşit yaratılmamış durumda. Yatırımcılar yatırımlarının gerçek bir etki yaratıp yaratmadığını veya sadece ESG merkezli bir pazarlama hedefini besleyip beslemediğini belirlemek için araştırma yapmalılar” diyor.

Gelişen ekonomilerde yeşil yatırım fırsatı bulmak zor

Sürdürülebilir derecelendirme kuruluşu HIP Investor’un CEO’su R. Paul Herman ise, açıklanan son BM raporunun, fonlara iklim açıklamalarını daha şeffaf hale getirmeleri konusunda baskı yaratacağını dile getiriyor.

Diğer bir zorluk ise, emisyonlarını azaltmada geride kalan gelişmekte olan pazarlarda yeşil yatırım fırsatları bulmak. Örneğin Çin, gelişmekte olan ekonomilerden tam 10 yıl sonra, yani 2060 yılına kadar karbon nötr olmayı hedeflediğini açıkladı. Morningstar’a göre, yeşil fonların sadece yüzde 2’si Japonya dışındaki Asya ülkelerine gitti. Yatırımcıların bu ülkelerdeki yeşil finansman fırsatları ile ilgilenmeleri için, öncelikle hükümetlerin bu konudaki kararlılığını ortaya koyması gerekiyor. Londra merkezli M&G Climate Solutions Fonu Yöneticisi Randeep Somel, “Gelişmekte olan ülkelerde hükümetler yeşil yatırımları desteklerlerse, yabancı yatırımcılar da hızla harekete geçecektir” diyor.

Kaynak: Dünya Gazetesi