AB’DE ÇANLAR ENERJİ KRİZİ İÇİN ÇALIYOR
Rusya’nın Avrupa’ya gazı Ruble ile satma tehdidiyle birlikte, AB, ilk defa Rus gazının gerçekten kesilebileceği ihtimaliyle yüzleşti.
Uzmanlar, AB’nin Rus gazından kısa vadede tamamen vazgeçemeyeceğini belirtirken, Amerikan gazının, AB’nin Rusya'dan aldığının sadece üçte birini karşılayabileceğine dikkat çekti.
Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş, Rusya ile Batılı ülkeler arasında bir enerji çatışmasına dönüşmek üzere. Avrupa Birliği (AB), doğal gaz talebinin üçte birinden fazlasını Rus gazıyla karşılarken, Moskova'nın, "dost olmayan ülkelerle" olan gaz ticaretini Euro veya Dolar yerine Ruble ile yapacağını açıklaması, AB başta olmak üzere tüm dünyada kriz çanlarının çalmasına neden oldu. Bir başka deyişle, AB ülkeleri, ilk kez Rusya’nın gazı kesme ihtimalinin gerçekliğiyle karşılaştı ve alternatif arayışlarını hızlandırdı.
AB ülkeleri, Rubleye geçişin Moskova tarafından yapılan bir "kontrat ihlali" olacağını dile getirirken, Almanya Başbakanı Olaf Scholz ve İtalya Başbakanı Mario Draghi’nin Putin’le yaptığı görüşmenin ardından, Rusya’nın ödeme yöntemindeki değişiklik isteği konusunda yumuşama sağlandı. Kremlin ve Berlin’den gelen açıklamalarda, uzman ekiplerin bu konuyu görüşecekleri dile getirilirken, Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov da, söz konusu adımın bir gecede gerçekleşmeyeceğini belirtti. Yani önümüzdeki günlerde mekanizması konusunda pazarlıkların süreceği aşikâr.
Öte yandan uzmanlar Avrupa ile Rusya arasındaki enerji bağımlılığının "karşılıklı" olduğunu, Avrupa ne kadar Rus gazına bağımlıysa, Rusya'nın da özellikle savaş sırasında köşeye sıkışan ekonomisi için doğalgaz gelirlerine ihtiyaç duyduğunu hatırlatıyor. Bununla birlikte Batı yaptırımlarının Rusya’yı beklediğinden fazla etkilemiş olması veya askeri açısından Ukrayna’da zorlanması gibi olasılıkların, Kremlin’i enerji konusunu, Batı'ya geri adım attırmak amacıyla silah olarak kullanmaya ittiği yorumları da yapılıyor.
AB vazgeçebilir mi?
Alternatif arayışı, aynı zamanda gazın nasıl taşınacağı tartışmalarını da gündeme getiriyor. Ankara'nın sunduğu, İsrail gazının Türkiye üzerinden Avrupa’ya gönderilmesi opsiyonu açıkça dile getirilmişti.
Şu an boru hatları anlamında en ekonomik seçeneğin, Mısır ve İsrail gazlarının Türkiye üzerinden Avrupa’ya gitmesi olduğunu vurgulayan BOTAŞ Eski Genel Müdürü Gökhan Yardım, “Ancak bu opsiyonun rakibi de Yunanistan değil, Mısır’daki LNG tesisleri olur” ifadelerini kullandı. Yardım, konuya ilişkin Milliyet’e yaptığı değerlendirmede, İsrail ve Irak’tan 10'ar milyar metreküp gazı Türkiye üzerinden, Yunanistan veya Bulgaristan’a bağlanarak Avrupa’ya götürebileceğimizi vurguladı. Yardım, TANAP aracılığıyla Azerbaycan’daki sahalardan Avrupa’ya bir 10 milyar metreküp daha gittiğine de dikkat çekti.
Türkiye’nin Ruslarla biten kontrat görüşmeleri için de uygun bir ortam olduğunu belirten Gökhan Yardım, yeni kontratların ruble ile yapılma ihtimalini değerlendirerek, “Yeni kontratların yarısı Ruble, yarısı TL olarak da yapılabilir veya Kuzey Irak’tan da TL ile gaz alınabilir. Çünkü hem Rusya hem de Irak’ta ciddi düzeyde ticari ilişkimiz var zaten" dedi. Yardım, “Rus gazından hemen vazgeçeriz demek öyle kolay değil” ifadesini kullandı.
‘Ortak yol bulunabilir’
BOTAŞ eski Genel Müdürü Yardım, Rusya’nın, Rublenin değerini korumak amacıyla bu adımı attığının anlaşıldığına dikkat çekerken, kontrat hukuku açısından şartların, tarafların anlaşması halinde değiştirilebileceğini kaydetti. Yardım şöyle devam etti:
"Kontrat maddeleri Dolar veya Euro’dur... Taraflar, kontrat maddelerinde ancak ortak anlaşmayla bir değişiklik yapabilirler, tek taraflı değiştirme olmaz. Şimdi de Rusya ile Avrupa 'Oturalım konuşalım' gibi bir yaklaşım sergiliyor. Ortak bir yol bulunabilir. Avrupa şu anda Rus doğalgazının bedelinin ödenmesiyle ilgili kanalları açık bıraktı, çünkü Gazprom Bank yaptırımlardan etkilenmiyor. Rus Merkez Bankası'nın 200 milyar dolar civarındaki bazı kaynaklarına Avrupa’da el konulmuştu. Rusya sanırım bunlara işlerlik kazandırmak istiyor... İki taraf kabul etmezse olmaz bu iş..."
Enerjide AB’nin seçenekleri
AB’nin Rus gazını ikamesi için kaynak arayışları iki koldan hız kazanmış durumda. Birincisi enerji kaynağı, ikincisi ise kaynak ülkeleri noktasında...
- AB yenilenebilirde gaza basmış olsa da, kısa ve orta vadede, rüzgar ya da güneş gibi kaynakların Rus gazını ikame etmesi olası görülmüyor,
- AB temiz enerjiye geçişte iddialı hedefler koysa da, Almanya Ekonomi Bakanı Robert Habeck’in “Kısa vadede önlem olarak ve en kötüsüne hazırlıklı olmak adına, kömür santrallerini beklemede tutmamız ve hatta işletmelerine izin vermemiz gerekebilir” demesi, kömüre yeşil ışık yaktı,
- Enerjide kaynak ve transit ülke alternatiflerinde Azerbaycan, Katar, ABD, Türkiye, Mısır ve İskandinav ülkeleri ön plana çıkarken, petrolde Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri “kapısı çalınacaklar” arasında yer alıyor.
Amerikan LNG’si yetmiyor
AB’nin kısa vadede odaklandığı LNG (sıvılaştırılmış doğalgaz) ise şu an dünya enerji piyasalarını yeniden şekillendiriyor. Geçtiğimiz hafta ABD ile AB arasında yapılan LNG anlaşmasına göre ABD, AB’ye bu yıl içinde 15 milyar metreküp, önümüzdeki yıllarda da 50 metreküp/yıl LNG tedarik edecek. LNG’de AB’nin umutlarından biri de Katar. Almanya, Fransa, Belçika ve İtalya da Katar’dan daha fazla uzun dönemli LNG tedariki konusunda görüşmeleri hızlandırdı. Ancak buradaki en büyük çıkmaz, Avrupa ülkelerinde gemilerle taşınan sıvılaştırılmış gazın tekrar gazlaştırılarak sisteme verilmesi için yeterli terminal olmaması. Nitekim Almanya’nın hiç LNG terminali yok ve ilk terminalin en erken 2026’da bitirileceği belirtiliyor. AB çapındaki LNG terminallerin de yeterli ithalat kapasitesine sahip olmadığı kaydediliyor. AB’nin gündemindeki bir diğer LNG taşıma opsiyonu ise, yüzer LNG Depolama ve Gazlaştırma Ünitesi (FSRU). Ancak yeni bir FSRU, limandaki bir terminalin ancak yüzde 60 kapasitesini karşılayabiliyor.
Crooks: ABD gazı ancak 3’te birini karşılar
Küresel araştırma firması Wood Mackenzie’nin ABD Başkan Yardımcısı Ed Crooks, Amerikan LNG’sinin de, AB’nin gaz ihtiyacı için yeterli olmayacağının altını çiziyor. Crooks, “ABD tarafından önerilen yılda ekstra 50 milyar metreküp Rusya’dan 155 milyar metreküp/yıllık ithalatın sadece üçte birini karşılayacaktır. Ancak hem boru hattı hem de LNG olmak üzere, alternatif gaz arzı bulmaya ve talebi kısmaya yönelik daha geniş bir Avrupa stratejisi bağlamında, ABD (LNG) ihracatı önemli bir katkı sağlayabilir” ifadelerini kullandı. Halen ABD’den çıkan LNG kargolarının yüzde 70’inin Avrupa’ya gittiğini vurgulayan Crooks, “Avrupa’ya daha fazla gaz akışı olursa, küresel pazara çok daha az ilave LNG sağlanıyor anlamına gelir ki, bu durum, Avrupalıların yüksek enerji fiyatlarını yönetme mücadelesindeki baskıyı hiç de hafifletmeyecektir” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Milliyet
0 Yorum