İMEAK DENİZ TİCARET ODASI KASIM AYI MECLİS TOPLANTISI YAPILDI

İMEAK DENİZ TİCARET ODASI KASIM AYI MECLİS TOPLANTISI YAPILDI

DENİZ TİCARET ODASI KASIM AYI MECLİS TOPLANTISI SALİH ZEKİ ÇAKIR BAŞKANLIĞINDA GERÇEKLEŞTİ.

adscode

Kasım Ayı Meclis Toplantısı, COVID-19 tedbirleri kapsamında video konferans ve isteyen üyelerin fiziki katılımı ile karma şekilde yapıldı.

Toplantının başında İMEAK Deniz Ticaret Odası Meclis Başkanı Salih Zeki Çakır bir konuşma yaptı.


Çakır, yaptığı konuşmada:

"Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Kasım ayı meclis toplantımıza hoşgeldiniz. Öncelikle dün; 10 Kasım’da vefatının 83. Sene-i devriyesini idrak ettiğimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü minnetle anıyor, ruhu şad olsun diyorum.

Malumlarınız, bugüne kadar meclis toplantılarımıza pek çok misafir davet ettik. Bakanlar, bakan yardımcıları, genel müdürler, akademisyenler…

Siz değerli meclis üyelerimize bugün hitap edecek olan kıymetli misafirimize söz vermeden önce, kendisini sizlere kısaca tanıtmak istiyorum. Önce özetin özeti bir özgeçmişinden bahsetmekte yarar var.

Sivas doğumlu, Yüksek Denizcilik Okulu Makine Mühendisliği mezunu, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu, İsveç Malmö’deki Dünya Denizcilik Üniversitesi’nde Gemi İşletmeleri Teknik Yönetimi Master eğitimi, Marmara Üniversitesi’nde iki ayrı yüksek lisansı ve ilave Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde özel hukuk alanında doktorasını tamamladı.

Şimdi de bürokrasideki görevlerini hatırlatacak olursak;

-Ak Parti 1. hükümetinde Denizcilik Müsteşarlığı,
-Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarlığı,
-Türk Telekom Başkan Vekilliği,
-2007 genel seçim öncesi tarafsız Ulaştırma Bakanlığı,

Siyasi kariyerinde ise;

2011’de Sivas Milletvekili seçildi. 61. hükümet Kabinesinde Milli Savunma Bakanlığı, akabinde Milli Eğitim Bakanlığı. 2015 yılında da TBMM Başkanlığı görevlerini üstlenerek pek çok başarıya imza attı. Hâlen Sivas Milletvekili olarak Milli Savunma Komisyon Başkanlığı görevini sürdürmektedir.

Çok az faniye nasip olacak bir eğitim, bürokrasi ve siyasi görevler kariyerine sahip olan Bakanımız; biz denizcilik camiamız için de bir gurur kaynağı aynı zamanda. Bizler içinse vefalı, denizci dostu. O, bizden biri!

Sorumluluk üstlenmiş olduğu her bir görevi hakkıyla yerine getirirken de biz denizcilerin kendilerine ilettiğimiz büyük – küçük her bir sorunlarıyla da yakından ilgilenmiştir. Meşhur kadim bir söze göre; insanın ömrü, yaşadığı günleri, yılları değil, eserleri, hizmetleri kadardır!

Bu sözü doğrulayan çalışmalar yapmış olan değerli Bakanımız İsmet Yılmaz beyefendiye baki ömründe de başarılarının artarak devam etmesini diliyoruz. Ülkemizin gündemi hakkında yapacağı değerlendirmelerden dolayı meclisimiz adına kendisine şükranlarımı arz ederim." ifadelerine yer verdi.

Ardından; Milli Savunma Komisyonu Başkanı İsmet Yılmaz video konferans yoluyla bir konuşma gerçekleştirdi.



Yılmaz, yaptığı konuşmada:


"Deniz Ticaret Odası Ailesi ile birlikte olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Yılmaz;

Son iki yıldır olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Salgınla birlikte alışkın olduğumuz düzen değişikliğe uğradı. Dünya genelinde ekonomik dengeler sarsıldı. Son 30 yıllık dönemde küresel yoksulluk oranı ilk defa arttı. Enerji ve taşıma maliyetleri artıyor. Arz-talep dengesizliği, küresel enflasyonu besliyor. Pek çok ülkede kamu maliyesi bozuldu. Artan borç stoğu rekor seviyelere ulaştı.

Virüsün ortaya çıkabilecek yeni varyantları da ayrı bir risk olarak duruyor. Yüksek enflasyon, sadece Türkiye’de değil; dünya genelinde de önemli bir sorun. Amerika’da Ekim ayında enflasyon 0.9 artarak yıllık bazda %6.2 ile son 31 yılın en yüksek artışını gösterdi. Küresel tedarik zincirindeki aksaklıklar; arz-talep dengesizlikleri oluşturarak fiyatlara olumsuz yansıyor." ifadelerini kullandı.

Hızlı talep artışının küresel emtia fiyatlarını yukarı çektiğini belirten İsmet Yılmaz;

"Navlun ücretleri de bu artışları eşlik ediyor. Dünya çapında yaşanan kuraklık, olumsuz iklim koşulları ve stoklama eğilimindeki artış; uluslararası gıda fiyatlarının da yükselmesine neden oluyor. Bu arada Çin’de hükümetin; halka yiyecek stoklama çağrısında bulunduğunu da akıl da tutmamızın iyi olacağını düşünüyorum. Bizler de arz-talep kaynaklı bu gelişmelerden etkileniyoruz. Bu olumsuz iklimin etkilerini en aza indirmek için birçok tedbirler alındı. Pandemiden etkilenen kesime destekler sunuldu. Pandemi nedeniyle 2020’den bu yana sunulan destekler yıl sonu itibarıyla 734 milyar liraya ulaşacak. Türkiye’de 8 milyonun üzerindeki hastalanan kişilerin kimini evde, kimini hastanede kimini de yoğum bakıma alarak tedavi ettik." açıklamalarında bulundu.

Enflasyonla mücadelede 125 milyarlık kamu gelirinden vazgeçildi. Artan enerji fiyatlarını vatandaşlarımıza minimum düzeyde yansıtmaya çalışıyoruz. 2020 yılı sonuna göre Brent petrol varil fiyatı %72, doğalgaz fiyatı da metreküp başına %349 arttı. Maruz kalınan kuraklık neticesinde hidroelektrik santrallerinin toplam elektrik üretimindeki payı %30’dan %19’a düştü. Bu düşüşü doğalgazdan elektrik üretimiyle telafi ettik. Dolayısıyla elektrik üretim maliyeti de arttı. Söz konusu maliyet artışlarını vatandaşlarımıza en az düzeyde yansıtıp maliyetin en önemli kısmını da devletimiz üstleniyor.

Normalleşme sürecinin zaman alacağını söyleyen Yılmaz,

"Bu süreçte ekonomimizi güçlendirip sağlıklı, dengeli ve sürdürülebilir bir büyüme hedefliyoruz. Büyümenin dengeli ve sürdülebilir olması; istihdama olan katkısı, ve gelir dağılımı adaletini test edici nitelikte olması da büyümenin seviyesi kadar önemlidir. Ekonomik politikalara güveni daha da artırıp ülke risk primimizi düşürmeyi, piyasa istikrarını güçlendirmeyi ve yerli yabancı tüm yatırımcılar için elverişli oluşturmayı amaçlıyoruz. Bu kolay mı? Değil. Ancak başarabilir miyiz? Evet…" şeklinde sözlerini sürdürdü.

"ASLİ VAZİFEMİZ, TÜRKİYE'NİN GELECEĞİNE OLAN İNANCIMIZI ARTIRMAKTIR"

Daha önce bundan daha kötü günleri gördük ve yaşadık. Ülkemizin sorunları elbette olacak. Aksayan yönlerin ve yaşanan problemlerin de farkındayız. Bunları çözecek gücümüz de kararlılığımız da var. Bu ülke ve vatan bizim. Sorumluluk da bizim. Asli vazifemiz; Türkiye’nin geleceğine olan inancımızı artırmaktır.

Bu nedenle bu sıkıntılardan değil, iyi giden konulardan bahsetmek istiyorum. Salgın döneminde reel sektörün ayakta kalması ve istihdamda sürekliliğin sağlanması oldukça önemliydi. Uygulanan politikalar ile geçen seneyi bir büyüme ile kapattık. Aşılanmanın artması ve küresel canlanma bizi daha sağlam ve dengeli büyümeye yönlendirdi. Yılın ilk yarısını %14.3’lük bir büyüme ile kapattık. Bu büyümenin %60’ını yurtiçi yatırımlar ve net dış talep oluşturdu.

2021 yılını %9’un üzerinde bir büyümeyle kapatmayı öngörüyoruz. Geçmiş yıllardaki eğilime baktığımızda; büyümenin yüksek olduğu dönemlerde cari açığımız yüksek, düşük olduğu dönemlerde cari açığımız düşüktü. Bu sene için öngörülen büyüme %9, cari açığın milli gelire oranı %2’nin altında gerçekleşecektir.

2021 yılında 618 milyar lira borçlanma öngörülmüştü ancak 155 milyar lira daha az borçlanma ile kapatacağız. Yapısal cari açığı azaltıcı yatırımlara öncelik veriyoruz. Güçlü bir ihracat performansı gösteriyoruz. Bu ihracat artışı; verimlilik, inovatif yeteneklerden, teknolojiyi üretme ve kullanma becerisinden kaynaklanmaktadır. Borç stoğumuzun milli gelirimize oranını düşürüyor ve borç stoğumuzun yapısını iyileştiriyoruz.

Yeni organize sanayi bölgeleri açıyoruz. Her şeye rağmen yatırımlar devam ediyor. Turizmin geçmiş yıllara kıyasla çok daha iyi bir durumda olduğunu görüyoruz. Savunma sanayiinde Dünya’nın lider ülkelerinden biriyiz. Kendi helikopter motorlarımızı üretiyoruz. Gemiler içinde kullanılacak motorları üretme gayretindeyiz. Kara araçlarında kendimiz ile yarışıyoruz. Silahlı İnsansız Hava Araçlarında Dünya’nın en iyi durumundayız." açıklamalarında bulundu.

İMEAK Deniz Ticaret Odası Meclis Başkanı Salih Zeki Çakır ve Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran; İsmet Yılmaz'a, günün anısına kendisine ulaştırılmak üzere hatıra objesi takdim etti.


Daha sonra; 43 sayılı Toplantı zabıtları ve Eylül ayı mizanı görüşülerek oy birliğiyle onaylandı.

İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu’nun Ekim ayı faaliyetlerinin sunumu meclis üyeleri ile paylaşıldı.

Daha sonra İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran, bir konuşma yaptı.

Tamer Kıran, yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı:

"Hepinizi, şahsım ve yönetim kurulumuz adına sevgi ve saygıyla selamlıyorum. 

Denizcilik piyasalarına baktığımızda; dünyadaki tedarik zincirlerindeki sorunların devam etmesi maliyet baskısını artırırken, küresel olarak yüksek ve beraberinde azalan talep, piyasalarda çalkantılara neden olmaktadır. Küresel ekonomideki yavaşlamanın açık bir sonucu olarak denizcilik piyasalarında son bir aydır kayda değer düşüşler gözlemliyoruz. Düşüşün ana adresini ise kuru ve dökme yük piyasası oluşturmaktadır. 

Baltık Kuru Yük Endeksi (BDI), 7 Ekim 2021 tarihi itibarıyla 5650 değerini alarak son 10 yılın zirvesini görmüştü. Bu noktadan itibaren hızla düşerek, 9 Kasım Salı günü, 2805’e gerileyen Endeks, böylelikle son bir ayda %50,4 değer kaybetmiştir. Bu endeks içerisinde yer alan gemi kiralama bedellerine baktığımızda Capesize tonajında %41,5, Panamax’da %26,4, Supramax’da %31, Handysize’da %23,1 kayıp yaşandığı görülmektedir. Capesize’da 1 yıllık gemi kiralama bedeli, haftanın sonunda 23.750 dolara gerileyerek, kayıp yaşandığı görülmektedir.

Konteyner piyasasında, dökme yükte yaşanan sert düşüşün olmadığını belirten Kıran; sözlerine şöyle devam etti: 

Lojistik aksamalar ve liman sıkışıklıkları nedeniyle ticaret hacimlerinin de artmasıyla konteyner navlunları 22 Ekim (78.061 $/gün) haftası tarihi rekor seviyeye ulaşmış olmakla birlikte o tarihten bugüne sınırlı da olsa düşüşler meydana gelmiştir. Diğer taraftan limanlarımızdaki hareketlilik devam etmiş, 2021 yılı Ocak-Ekim döneminde elleçlenen yük miktarı, 2020 yılının aynı dönemine göre %5,5 artarak, 434 milyon 201 bin tona yükselmiştir. 

Temmuz 2021 itibarıyla 1000 GT ve üzeri Dünya’nın en büyük filosunu kontrol eden ülkeler listesine baktığımızda ise ülkemiz 15. sıradaki yerini korumaktadır. Türk sahipli filomuz, Ocak-Temmuz 2021 arası 6 aylık dönemde 28,9 milyon DWT’dan, %1’lik bir yükselişle 29,2 milyon DWT’a ulaşmıştır. Bugünlerde dünyanın odaklandığı, önümüzdeki süreçte özellikle denizcilik sektöründe büyük değişimlere öncülük etmeye aday en önemli gündem maddesi olan iklim değişikliği konusunda da önemli toplantılar birbirini izliyor. Bu toplantılardan ilkinde geçtiğimiz ayın sonunda aralarında Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da yer aldığı dünya liderleri, Roma'da düzenlenen G20 Zirvesi'nde bir araya gelerek, küresel ısınmayı 1,5 derecede sınırlama ana hedefine bağlılıklarını teyit etmişlerdi. 

Bu konuda çok önemli bir toplantı olan Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 26’ncı Taraflar Konferansı (COP26 İklim Konferansı) ise halen İskoçya’nın Glasgow şehrinde devam ediyor. Odamız tarafından da yakından takip edilen toplantılarda, denizcilik sektörünün, daha önce hiçbir COP konferansında yer almadığı kadar dikkate alındığını müşahede ediyoruz. Bu çerçevede sektörün ana temsil kuruluşları olan Uluslararası Deniz Ticaret Odası (ICS) ve Baltık ve Uluslararası Denizcilik Konseyi (BIMCO) tarafından “Denizciliğin Geleceğini Şekillendirmek” (Shaping the Future of Shipping) başlıklı konferans düzenlenmiştir. Söz konusu toplantı, denizcilikte karbonsuzlaştırmayı (dekarbonizasyon) geliştirmek için halihazırda yenilikçi çözümlere yatırım yapan deniz taşımacılığı ve enerji sektörü temsilcilerini bir araya getirmiştir.

Yeşil teknolojilerin geliştirilmesine yönelik yatırım eksikliğinin, denizcilikte karbonsuzlaştırma (dekarbonizasyon) hedeflerine ulaşmadaki en büyük tehdit olduğunu anlatan Kıran;

"Katılımcılar tarafından, araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) yatırımlarını artırmanın yolları belirlenmeye çalışılmış, dünya genelindeki emisyonların yaklaşık %3’lük kısmından sorumlu olduğu belirtilen uluslararası denizcilik faaliyetlerinden kaynaklanan emisyonları azaltmak için halihazırda devam etmekte olan projeler hakkında bilgi sağlanmıştır. İklim değişikliğinin olumsuz etkileri karşısında denizcilik sektörü, daha verimli teknolojiler ve daha düşük emisyonlu yakıtlar kullanarak, yenilenebilir enerjiden oluşturulan yeni sıfır karbonlu yakıt kaynaklarına geçerek dekarbonizasyon taahhüdünü gerçekleştirmek için Dördüncü Sevk Sistemleri Devrimi’ni (4th Propulsion Revolution) gerçekleştirmeye çalışmakta ve sektörümüz tarafından takip edilmektedir. Ayrıca, denizcilik sektöründe inovasyonu hızlandırmak için ICS tarafından kısa süre önce sektörün dekarbonizasyonuna yardımcı olabilecek 265 örnek projeyi tanımlayan “Deniz Taşımacılığı İçin Sıfır Emisyon Planı” yayınlanmış, sektörümüzün bilgisine sunulmuştur. Bahse konu raporda bu projeleri finanse etmek için tahmini maliyetin 4,4 milyar dolar olacağı öngörülmektedir. 

Yine COP26 kapsamında (Uluslararası Denizcilik Örgütü) IMO-ICS-BIMCO-IOGP (Uluslararası Petrol ve Gaz Üreticileri Birliği) tarafından Biyolojik Kirlenme (Bio fouling), IMO-UNCTAD (Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı) tarafından Gelişmekte olan Ülkelerde Sıfır-Karbon İçerikli Yakıtlar toplantılar düzenlenmiştir. Danimarka önderliğinde ABD, İngiltere, Almanya, Fransa, Norveç, Panama’nın da aralarında bulunduğu 14 ülke “2050 yılında denizcilikten sıfır emisyon” için bir bildiri yayımlayarak 2050 yılında sıfır karbon emisyonu için Uluslararası Denizcilik Örgütü nezdinde harekete geçilmesi, 2030 ve 2040 yılları için alt hedeflerin belirlenmesi için çağrıda bulunmuştur.

Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün sera gazları stratejisinin 2023 yılında yeniden gözden geçirileceği belirtilirken, 2050 yılı ile sıfır karbon/sera gazı emisyonu hedefinin kaçınılmaz olacağı görülmektedir. COP26 İklim Zirvesi’nin sonuçlarını dikkatle takip edip, sektörümüzü bilgilendireceğiz. Bu çerçevede, 18 Kasım 2021 Perşembe günü, 14.00-16.00 saatleri arasında, Odamız Danışmanı Prof. Dr. Mustafa İnsel’in sunumuyla, "Denizcilik Sektörünün Yeşil Dönüşüme Uyumu" konulu webinar zoom üzerinden yapılacaktır."

"GEMİLERİMİZİN İŞLETİLMESİNDE İYİ EĞİTİLMİŞ ZABİTLERİN ÖNEMİ HEPİMİZCE MALUMDUR"

Gemilerin işletmesinde iyi eğitilmiş zabitlerin önemine vurgu yapan Kıran;

"Göreve geldiğimizden beri zabit kaynağı olan okullarımızın maddi ve manevi desteklenmesine büyük önem verdik, vermeye devam ediyoruz. Bildiğiniz üzere denizcilik okulları ülkemizin taraf olduğu Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün (IMO) eğitim standartlarına tabidir. Öğrencilerin mezun olup mesleki ehliyet alabilmeleri için Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün STCW Sözleşmesi gereğince güverte zabitlerinin 12 ay, makine zabitlerinin ise 6 ay açık deniz stajı yapmaları zorunludur. Ancak yaklaşık 2 yıldır yaşadığımız Covid-19 salgını nedeniyle gemilere uzun staj için öğrenci gönderilememesi büyük bir sorun oluşturmuştur.

Odamızın kısa staj konusunda Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızca yaptığı görüşmeler neticesinde denizcilik eğitimi gören güverte sınıfı öğrencilerini kapsamak üzere eş değer staj uygulamasına gidilmiş, buna göre, bu gruptaki öğrencilerin, stajlarının 2 aylık bölümünü, deniz eğitim süresinden sayılmak üzere denizcilik işletmelerinde yapmalarına müsaade edilmişti. Deniz ticaret filomuzun işletilmesinde özellikle zabit ihtiyacının önemi dikkate alınarak denizcilik fakülteleri öğrencilerimizin uzun staj konusunda desteklenmesi hayati önemi haizdir. Bu nedenle bugünlerde uzun süreli staj planlamaları yapan gemi sahiplerimizin bu hususu göz önüne alarak önceki yıllara oranla daha fazla stajyer istihdam etmesinin önemini buradan bir kez daha vurgulamak istiyorum." sözlerini noktaladı.

Gemi Brokerleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Semih Dinçel "yük ve navlun piyasaları" hakkında detaylı bir sunum yaptı.

Toplantı; Şube Başkanları, Meslek Komite Başkanları ve Meclis üyelerinin bölgesel görüş, soru ve önerileri ile ilgili açıklamalarından sonra, İMEAK Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran'ın mevcut konularda yapılan çalışmalar hakkında bilgi vermesiyle sona erdi.

Kaynak: TURKDENİZ.COM