Kuru Yük Piyasalarında 2024 yılı değerlendirmesi ve 2025 yılı öngörüleri...

Kuru Yük Piyasalarında 2024 yılı değerlendirmesi ve 2025 yılı öngörüleri...

Baltık Kuru Yük Endeksi (BDI) 2.100 puan civarından başladığı seneyi yarı yarıya aşağıda 997 puandan kapattı ama 2025'in ilk haftasında 1.072 puana çıkmayı başardı.

Bu yazımda eğlenceli bir şey yapmak istiyorum… Gelin geçen sene başında neler “atıp tutmuşum” ve 2024 içinde ne olmuş önce onlara bakalım. Sonra da eğer tahminlerimiz makul ve mantıklı derecede isabetli olmuşsa (yani destekli atmışsak) bundan alacağımız cesaretle 2025 için tahminlerde bulunalım.

Önce genel olarak hafıza tazelemek adına 2024’ün rakamlarına bir bakalım.

Baltık Kuru Yük Endeksi (BDI) 2.100 puan civarından başladığı seneyi yarı yarıya aşağıda 997 puandan kapattı ama 2025'in ilk haftasında 1.072 puana çıkmayı başardı.

Şubat ayında 2.450 puana Eylül ayında da tekrar 2.100 puana çıksa da BDI zayıf bir Eylül zirvesi yaptı ve sonra Amerikan seçimleri belirsizliğiyle beraber düşüşe başladı. Muhtemelen düşüşler geçen seneki ve ondan önceki sene olduğu gibi en iyi ihtimalle ocak ayı sonuna kadar sürecektir. Bunu kenarda tutalım.

Alt endeksler bazında bakarsak, Baltık Supramax Endeksi’nin (BSI) seneye 1.200 puan civarından başlamıştı ama o da BDI gibi seneyi düşüşle ve 923 puandan kapattı ve 2025'in ilk haftasında düşüşe devam ederek 884 puana kadar geriledi. BSI 2023’te zirvesini son çeyrekte yapmıştı 2024’te ise nisan ayında senelik zirvesi olan 1500 puanı gördü ve sonra istikrarlı biçimde düşüş kaydetti.

Baltık Handysize Endeksi’nin (BHSI) 2024’e girişi 879 puandan gerçekleşirken kapanışı ise 618 puan civarından oldu. Supramax tonajı gibi o da yılın ilk haftasında daha da düştü ve bu haftayı da 549 puanla kapattı.

BHSI şubat ayında 565 puanla dibi gördü, mart ayında ise 800 puan ile en yüksek noktasına çıktı ve aynen Supramax tonajı gibi adım adım irtifa kaybetti. Normalde geçtiğimiz sene aralık ayında ondan önce de kasım ayı başında bir zirve yapmalıydı ama bu sene hiç öyle bir hareket görülmedi. Bu da pek hayra alamet değildi.

Kosterlerde ise sene boyunca hiç kimse tatmin olmadı. Seneye 800 puandan giren ISTFIX 600’lü seviyelerden kapandı. Nisan-Ağustos ayları arasında çok sert düşen endeks, sonrasına eylül-kasım arasında düzelse de sene sonunda düşüşe erken başladı ve 2025’e zayıf giriş yaptı.

Tankerlerde, Baltık Siyah Mal Endeksi (Baltic Dirty Tanker Index) seneye 1400’lerden girdi ve 927 puandan kapattı. Baltık Beyaz Mal Endeksi (Baltic Dirty Tanker Index) ise 925 puandan hemen ocak ayı sonunda yukarı hareketle 1400 puanı aştı ama kademe kademe irtifa kaybetti ve 625 puandan yılı kapattı.

Şimdi geçen sene sonunda yaptığımız yorumlara bir bakalım ve görelim ne kadar isabetliyiz.

Görünen o ki BDI geçen sene belirttiğimiz gibi şubat ayına kadar düşüşler göstermiş. Supramax ve Handysize’dan biraz umutluymuşuz ama yukarıda da açıklandığı üzere ilk çeyrekten sonra durum o yönde gelişmemiş ve yeni seneye iyi bir seviyeden girmenin bir avantajı görülmemiş. Bu sene de düşük veya aşağı yönlü giriş, senenin geri kalanı için bir şey ifade etmeyebilir, çünkü değişimler halen kapıda.

2024 yılında konjonktürel olarak faiz indirimlerinin çokça konuşulacağını doğru tahmin etmiş olsak da bunun emtia ve ticarete etkisi sınırlı olduğundan navlun piyasalarına etkisi konusunda öngörülerimiz maalesef tam olarak çıkmamış. Fed’in beklenenden geç faiz düşürmeye başlamasını ve küresel gerginliğin artmasını buna sebep gösterebiliriz. Halbuki faiz arttırımlarının yanında bu sene Çin’in ilk ekonomik teşvik paketi ve Avrupa Merkez Bankası’nın faiz düşürmeye başlaması da önemli gelişmelerdi ama etkileri sınırlı kaldı.

Bu sene de aynı senaryolar sürecek. Donald Trump’ın tekrar başkanlık koltuğuna oturması faiz konusunda daha genişlemeci olunacağına işaret ediyor. Ama Trump’tan beklenen Çin ve Avrupa’ya karşı ticarette daha korumacı olması. Bu da yine faiz ve ekonomik teşvik konusunda olumlu beklentilerin ticarete yansımayabileceği endişesini bizde oluşturmakta.

Burada konteyner gemileri ve tankerler için ufak bir not: Bizim de 2024 başındaki değerlendirmemizde dikkati çektiğimiz üzere Kızıldeniz’deki Husi tehdidi navlunları destekledi, çünkü saldırılardan ötürü gemiler Süveyş’I tercih etmemeye başlamıştı. Son istatistiklere göre Süveyş kanal geçiş gelirleri yüzde 60 düşmüş durumda, bu da gemilerin Ümit Burnu’ndan geçmesi ve daha fazla ton-mil demek. Lakin eğer Trump’ın gelişiyle Yemen’de Husilerin saldırılarına müdahale edilir ve durdurulursa, bu durum konteyner ve tanker navlunları için iyi olmayabilir.

Tankerlerde ayrıca şöyle bir husus söz konusu: Avrupa ve ABD Rusya’nın gölge tanker filosunun üzerine gitmeye başladı. Halen Batı tarafından yaptırıma tabi tutulmayan gemiler hızla hurdaya çıkmaya başladı. Yaptırımlı gemilerin hurdaya çıkması bile sorun olduğundan hurda alıcıları yarı yarıya fiyat kırıyor. Bu durum daha da ayyuka çıkarsa satılık tanker fiyatlarında düşüşler diğer tonajları da etkileyebilir. Öte yandan da küresel enerji talebinde bir dalgalanma beklenmekte.

2024 başında tankerlerin kaymak tabakasının pek sönmeyeceğini söylemiştik, navlunlar özellikle ikinci yarıda ciddi şekilde geri çekildi ve öngörümüz 6 ay geçerli oldu ama varlık fiyatlarında hala ciddi bir kaymak tabakası var. Onun da bu sene sönmesi şaşırtıcı olmaz.

2024 başında kuru yük piyasalarında sipariş defterinin pek önemli olmadığını ve olumsuz bir etkisi olmayacağını ifade etmiştik bu durum hala değişmedi. Karbon vergileri ve ETS aynen tahmin ettiğimiz üzere daha çok konuşuluyor ama navlunlara etki eden diğer hususlar arasında ölçülebilecek bir etkisi görülmüş değil. Konteyner gemilerinde, tankerlerde, gaz tankerlerinde ve araç taşıyıcı (PCTC) gemilerinde sipariş defteri ciddi seviyelerde.

Koster konusunda geçen sene Rusya-Ukrayna gerginliğinin üstüne Haziran’da Türkiye’nin buğday ithalatına getirdiği kısıtlamalar ve sene sonunda da Rusya’nın tahıl ihracatını kısıtlayıcı tedbirleri geldi ve 2024 yılında etkili oldu. Bunları da geçen sene öngörmemiz mümkün olmadı. Bu senenin ilk yarısında da bu konular olumsuz tesirine devam edecek. Yalnız yine konu Trump’a geliyor ve bir değil üç konuda: Rusya-Ukrayna gerginliği, Suriye’nin akıbeti ve ticaretin açılması ve Gazze gerginliği. Bu üç konuda Trump etkisiyle en azından mutedil gelişmeler olması bile bölgedeki ticareti önemli şekilde arttıracaktır.

Kısaca özetlersek,

2025’e yeni(den) ABD başkanı Trump’ın küresel tavrı damga vuracak. NATO’ya ve Avrupa’daki müttefiklerine çok sıcak davranmayacak, Rusya ve Ukrayna’nın didişmeyi durdurmasını isteyecek, İsrail’e Gazze’deki durum üzerinden baskı kuracak, Suriye’nin normalleşmesini işine geldiği kadarıyla destekleyecek, Çin’e ise en azından başta sert bir şekilde yüklenecek ama sonra duruma göre ileri-geri hamlelerle oynayacak diye düşünüyorum. İran ile yeni gerginlikler de kapıda. Bu durum Süveyş’i açarken, Basra Körfezi’ni gerebilir.

Tanker piyasaları ve konteyner piyasaları ise yeni siparişler, ton-mil talebini arttıran Kızıldeniz gerginliklerinin çözülme potansiyeli ve tanker özelinde enerjideki konjonktürel değişimlerden dolayı irtifa kaybına devam edebilir.

Kosterlerde Avrupa-ABD ilişkileri, Avrupa’nın büyümeye dönüp dönmeyeceği, Karadeniz’de ve Doğu Akdeniz’de barış konuları etkili olacak, Suriye’nin dönüşünü temkinli bir iyimserlikle bekleyebiliriz ama itiraf etmek gerekirse orada da durum hala kırılgan.

2025 sonunda sağlığımız yine yerinde olsun diye temenni edelim…Yerinde olsun ki bu öngörülerimizi de hep beraber değerlendirebilelim.

TÜRK DENİZ MEDYA